Saldırılara Amed’ten ortak tepki: KDP Kürt halkının ölümünde rol üstleniyor

AMED -  Türkiye saldırılarına dair ortak tepki açıklamasında KDP’nin Kurdistan’ın AKP’si olmaya çalıştığını belirten DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Peşmergeler ve DAİŞ’liler Türk askerleriyle aynı safta yer alıyor. Bu KDP’nin Kürt halkının ölümünde rol üstlenmeyi kabul ettiğini gösteriyor” dedi. 
 
Türkiye’nin Federe Kurdistan Bölgesi’ne yönelik operasyonları protesto ediliyor. Bu kapsamda Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinan Azad-TJA), MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Mezopotamya Beşiğinde Aileler ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), Barış Anneleri açıklama yaptı. 
 
DBP’nin Amed Danışma Bürosu’nda yapılan açıklamada ilk olarak DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Uçar konuştu. 
 
DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Türkiye yeniden tarihsel olarak denenmiş ve yol alınamayan yeni bir savaşa koşar adımlarla gidiyor. Türkiye’de iktidar ekonomisini savaşa, güvenlikçi politikalara endekslediği için silahlar bombalar AKP-MHP iktidarının bekası için kullanılırken, bizden çalınan geleceğimiz ve hayatlarımız… Türkiye ve Ortadoğu halkları çok ciddi bir savaşın kıskacında ölümle baş başa bırakılmış durumda. Hayatlarımızı elimizden alan şeyin kendisi sadece silahlar değil. Savaşların yarattığı kriz ve kaosun kendisi, savaş sonrası, açığa çıkan göç ve ırkçılık özellikle silaha ihtiyaç duymadan da hayatlarımızı elimizden almaya devam ediyor. Dünya tarihi birçok savaşa tanıklık etti, birinci dünya yapıldı, bitti. İkinci dünya savaşı yapıldı, bitti. Bütün savaşlardan toplumsal dersler çıkarıldı, savaşı engelleyecek kurumsal yapılar ortaya çıktı. Ancak ne hikmetse 4 parça Kurdistan’da Kürdün varlığına yönelik savaş bitmedi, bitirilmiyor” dedi. 
 
ANKARA-HEWLER-BAĞDAT İTTİFAKI
 
Üçüncü dünya savaşında da Türkiye’nin gündeminde olan şeyin Kürt halkının özgürlüğüne dönük savaşı derinleştirmeyi hedeflediğinin altını çizen Uçar, “Kürt sorununu ‘terör’ sorunu olarak, faşizm ve imha politikalarına biat etmeyenleri ‘terörist’ olarak tanımlayan ve Kurdistan’ı da ‘teröristan’ olarak tanımlayan iktidar, yeni bir savaşı Haziran itibariyle derinleştirmek istiyor. Bugün karşımızda olan Ankara –Bağdat ve Hewler ittifakıyla yeniden Kürtlerin kazanımlarının hedef haline getirilmesidir. Nisan 2022’de aslında bu operasyonlar başlamıştı. Özellikle hem Türkiye ve dünya kamuoyuna kimyasal silah kullanımı ile gündeme gelmişti. Bütün dünya buna tanıklık etmişken, Türkiye ve iktidar tüm makamlarıyla kimyasal silah kullanılmadığını söyleyerek, bu süreci bertaraf etmeye çalıştı. Bugün havadan karadan, sivillerin hedef alındığı bir savaşla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.
 
‘AKP-KDP AKTİF ROL ALDI’
 
İşgal saldırılarıyla karşı karşıya olunduğunu kaydeden Uçar, TSK’nin yanında KDP’nin peşmergelerinin ve IŞİD militanlarının yer aldığına dikkat çekti. KDP’nin bilgisi dâhilinde Başur’da yüzü aşkın askeri üs kurulduğunu, onlarca karakol kurulduğunu aktaran Uçar, “Erdoğan ve Bahçeli iktidarının bu savaşla işgal alanını genişletmek istiyor. Bundan kastımız şu; AKP-MHP iktidarı neoosmanlıcı ve yayılmacı politikalarda ısrarını devam ettiriyor. Hatırlarsa arkadaşlarımız bir grup toplantısında Bahçeli plaka numaralarını da vererek bu işgali meşrulaştırmanın temelini atmıştı. Görünün o ki defacto biçimde Osmanlı’nın Misak-Milli sınırlarına geri dönülmek isteniyor. Bu da Kurdistan’a ölümden başka bir şey getirmeyecek. Diğer bir başlık bölgeyi insansızlaştırmak istiyorlar. Bu aynı zamanda Kürtlerin yaşadığı coğrafyalardaki varlığı bir mücadele varlığıdır. Bölge mücadeleden de arındırılmaya alışılıyor. Bu savaş ve işgal politikaları yüzünden son 9 yılda 750 bin insan göç etmek zorunda kaldı ve bunların yüzde 80’i Kürti. Haziran ayı itibariyle 102 köy zorla boşaltıldı. Bu boşatılmada hem İŞİM militanları hem KDP’nin kendisi hem TSK’nin kendisi aktif rol aldı. 602 köy de boşaltılmak için baskıya devam ediliyor” dedi. 
 
Kurdistan’ın doğası ve ekolojik yapısının da yok edilmeye çalışıldığının altını çizen Uçar şunları söyledi: “Geçen hafta büyük bir yangın çıktı bu yanını da Türkmen bayrağını bu topraklarda yükselteceğiz sözüyle bir örgüt üstlendi. Aslında en önemli geçim kaynaklarından biri olan 20 bin dönüm tarım arazisi yok edildi. Çeteler aracılığıyla Güney Kurdistan’ın demografik yapısı değiştirilmeye çalışılıyor. Şengal’de Rojava’da kadınlara tecavüz eden, kadınları köle pazarlarında satan, insanları diri diri yakan, peşmergelerin kafasını kesen İŞİD’liler KDP eliyle Kurdistan’a yerleştirilmek isteniyor.  Burada birçok tarafa söz söylemek zorundayız. Öncelikli olarak KDP’ye birkaç şey söylemek gerekiyor. Güney Kurdistan’daki Kürt halkının diğer 3 parçada ki Kürt halkının eşitlik, özgürlük talebini bir birinden ayırmak mümkün değildir. Güney Kurdistan’da yaşanan huzursuzluk diğer bölgelerde de huzursuzluğa neden olmaktadır. Bu durum bu kadar açıkken yapılması gereken şey Türkiye’de savaş politikalarıyla, tecrit politikalarıyla, cezaevlerinde de mezarında da Kürtleri rahat bırakmayan AKP-MHP iktidarı ile ortak hareket etmek midir? Kürt’ün yokluğu üzerinden kendini inşa etmeye çalışan AKP’nin karşısında durmak mıdır?” 
 
‘KARA LEKE OLARAK TARİHE DÜŞECEK’
 
KDP’nin bu tutumuyla Güney Kurdistan’ın AKP’si olmayı tercih ettiğini, Kürt halkının ölümünde rol üstlenmeyi kabul ettiğini belirten Uçar, “2017 referandumunda Türkiye’nin bölgesel yönetime karşı tutumu bu kadar açık ortada iken Rojava’da Türkiye hükümetinin bu savaş malzemesi yapmışken, bölgede kayyımlar ile yeni bir Kürt yokluğu rejimini inşa etmeye çalışırken KDP’nin AKP-MHP iktidarıyla savaş ve işgal bağlamında kurmuş olduğu işbirliğini biz anlamlandıramıyoruz. Güney Kurdistan seçimlerinde bile Kerkük önemli bir örnektir. Hem Türkiye hem KDP tutumlarını ortaklaştırmıştır. Bizim açımızda Barzani ailesi ile iktidar arasında çok ciddi mülk sahibi, söz sahibi olan Erdoğan ailesi aynı yolda yol arkadaşlığı yapmaktadır. Guney Kurdistan’daki statü bir kazanım ise bu kazanımın esas olarak yapması gereken Kürt halkının ortak çıkarları etrafında bir araya gelmektir. Ama karşı karşıya olduğumuz durum bu değildir. KDP’nin içine girdiği iş durumunun tarihsel bir kırılma yaratacağını, Kürt halkının varlık mücadelesinin dönülmez yaralarla kara bir leke olarak tarihe düşeceğini ifade etmek isteriz.  Güney Kurdistan’da KDP’nin bu tutumuna Türk devletinin işgaline ve İŞİD çetelerine karşı toplumsal anlamda da ciddi bir tepki var. Bizde bir kez daha söyleyelim. Bu işgal karşısında direnenlerin emeğine sağlık… Bunun daha da büyüyerek hem işgale hem gerçekleşecek savaşa karşı ortak bir duruşun sergilenmesi gerekir” diye konuştu.
 
‘PKK SONUÇTUR’
 
İktidara da seslenen Uçar, “Hep savaş denendi. İnsani, vicdani olan, bu coğrafyadaki halkların yaralarını saracak olan bir yol var, bu yolun adı da barış. Bu konuda hiç kimse toplumun hassasiyetleri diye önümüze gelmesin. Çünkü bizler 2013-2015 yılında Sayın Öcalan öncülüğünde gerçekleşen çözüm ve müzakere sürecinde Kürt toplumu kadar Türkiye halklarının da buna ne kadar özlem duyduğuna tanıklık ettik. AKP-MHP iktidarı diğer önceki iktidarlar gibi Kürtlerin varlığını bir savaş gerekçesi yapmaktan vazgeçmelidir. Gündemine Kürtlerle savaşı değil ortak yaşamı sağlamanın yollarını almak durumundadır. Yine tecrit politikasıyla barışın yerine ikame etmek istenilen savaşın zemini hazırlanmaya çalışılıyor. Devletin kendisi de bunu söylüyor. Devlet aklının kendisi ulus devlet mekanizmasını buraya getirenlerin kendisi Ortadoğu’da olası bir barışta Sayın Öcalan’ın rolünü çok iyi bilmekte. Biz savaş yerine Sayın Öcalan ile kurulacak doğru temeldeki muhataplığın hem savaş politikaları karşısında hem de Türkiye’nin içine girdiği siyasi ve ekonomik krizin önemli bir merhem olacağının bilgisini söylüyoruz. Bugün savaşa gerekçe olarak gösterilen PKK’nin kendisi bir savaş gerekçesi değildir. PKK, AKP-MHP iktidarı başta olmak üzere bugüne kadar gelen bütün iktidarların vazgeçmediği savaş politikalarının bir sonucudur. 
 
İŞBİRLİKÇİLERE TAVRIMIZ NETTİR
 
Dolayısıyla bir gerekçe aramak yerine bunları giderecek yol ve yöntemlere başvurmak gerekiyor ki bizlerinde bütün bu politikalar karşısında sokakları terk etmediğimiz, annelerimiz, demokratik kurumlarımızla terk etmediğimiz mücadelenin hepsi başta Ortadoğu olmak üzere acıların en derin yaşandığı bütün Kurdistan parçalarında ortak yaşam iradesinin ve özgür Kürt iradesinin yaşam bulmasıdır. Savaşın tecridin, özel savaşın gölgesinde her yerde yaşayan Kürtlerin ortak direnişinin gerçek bir öncülüğüne ihtiyaç var. Bizim işbirlikçilere karşı, AKP’nin zulmü ile ortak olan,  Kürtleri ölümünün önünü açan bütün işbirlikçilere karşı tavrımız dün de netti bugün de net. Güney Kurdistan’da hem de bölgede gerçekleşen gelişmelere karşı bütün demokratik kitle örgütleri, kendi yapımızla karşısında durmaya, ses olmaya devam edeceğiz. AKP de bununla devam ederse kaybetmeye devam edecek. Biz her iki tarafında bu savaş politikasından ve işgalden vazgeçmesini, Kürt’ün hakkının Kürt’e iade edilmesini, Kurdistan’dan çekilmesini talep ediyoruz.”
 
KIRAN: ARTIK BU İHANET YETER
 
Ardından söz alan Barış Annesi Havva Kıran ise, “Başur Kurdistan’ında büyük bir savaş var. Barzani ailesi desteği ile bu savaş sürüyor” dedi. Barzani ailesinin 1990’lardaki ihanet örneklerini hatırlatan Kıran, “Bu ihanetlerinin sonu gelmedi. Barzani ailesi geçmişten bu yana ihanet içindedirler. Onlar ‘bizden başka kimse yok, tek Kürt biziz’ diyorlar. İnsan kendi serveti için bu halkın çocuklarını kurban edemez. Bugün o çocuklar o dağlarda direniyorlar, bunun size zararı yok. Siz niye Kürt düşmanlığı yapıyorsunuz” diye sordu. 
 
“Biz özgürlük ve Kürt halkının birliğine aşığız, biz kendi çıkarlarımıza aşık değiliz” diye konuşan Kıran şunları söyledi: “Artık yeter sizin ihanetiniz. Artık biz bunu kabul etmiyoruz. Namuslu ve şerefli Kürt olarak sizi kabul etmiyoruz. Bugün Bağdat ve senin de bu katliamda elin var. Yüreği yanan barış Anneleri olarak artık, biz bunu kabul etmiyoruz. Senin bu ihanetin yeter. Başur dağlarını hep boşalttın. Köylüleri hep göçerttin bu yanına kar kalır mı? Bugün DAİŞ o köylere yerleşecek. Bir insan kendi ırkına, namusuna, şerefine, toprağına, suyuna yaramıyorsa kimseye yaramaz. Bugün Kürt halkına sen bir Kürt olamadın. Biz anneler olarak diyoruz ki doğru yola dönün. Elinizi bu halkın çocuklarının üzerindeki kandan çekin. Elinizi barışa uzatın. Bu halkın çocukları kimsenin kurbanı değildir. Herkes elini vicdanına koymalı ve bu savaşı sonlandırmalıdır. Bunun için herkese sesleniyorum. Doğru ve hakikat yoluna gelin. Biz eskiden Sayın Barzani diyorduk artık bunu demiyoruz. Çünkü senin elin Kürt çocuklarının kanında. Biz var olduğumuz sürece barış, özgürlük ve halkların kardeşliği diyeceğiz.”
 
“İhanetten, elinizi Kürdün kanından çekin” çağrısında bulunan Kıran, “Birleşmiş Milletler başta olmak üzere herkese barış çağrısında bulunuyoruz. Türk annelerine de sesleniyorum. Çocuklarınınız ne işi var Başur’da. Oradan tabutlar niye geliyor. Elinizi verin birlikte bunu sonlandıralım. Barışı inşa edelim” dedi. 
 
IŞIK: ÇÖZÜM İMRALI’DA 
 
MED-TUHAD-FED Yöneticisi Orhan Işık ise, 90’lı yıllarda boşaltılan köyler ve yaşanan göçleri hatırlatarak, aynısının Federe Kurdistan’da sürdüğünü belirtti. Işık, “Bu AKP-MHP’nin politikalarından kaynaklanıyor. Bunların politikaları biraz Kürt imhası ve inkarı ile sürüyor. Toplumsal barışla sorunları çözmekten ziyade savaşı esas alan bir politika yürütülüyor. Bugün bu politikaların merkezi de Federe Kurdistan bölgesidir” ifadelerini kullandı.  
 
Şuan yaşanan krizin nedeninin bu savaştan beslendiğini belirten Işık, “Uzun süreden beridir bir tecrit uygulanıyor. İmralı’dan bu tecrit tüm Kurdistan’a yayılıyor. Bu AKP-MHP’NİN Kürt inkarı üzerinden sürüyor. Toplumsal sorunların çözümünün İmralı’dan geçtiğini hepimiz biliyoruz” dedi. Işık son olarak uluslararası kurum ve kuruluşları Federe Kurdistan’da yaşanan savaş ve eko-kırıma karşı harekete getirmeye çağırdı. Işık, “Buna karşı çalışmalarımızı her alanda demokratik olarak gösterelim” dedi. 
 
KILIÇ: SALDIRILARA KARŞI BİRLİĞİ OLUŞTURUN
 
MEBYA-DER Eşbaşkanı Mehmet Emin Kılıç ise, “İnsanlık tarihinde en büyük suç halkların, milletleri yok edilmesidir. En büyük günah kardeşlerine yapılan bu saldırılara destek vermektir, yardımcı olmaktır” dedi. İhanetin asla kabul edilmediğini belirten Kılıç, “İhanetin sonu pişmanlıktır. Kendi sonlarını getirmektir. Kardeşini öldürene yardımcı olunca yarın sıra sana da gelir. Bizler çağrıda bulunuyoruz; bu saldırılara karşı birliğinizi oluşturun. Bu zalimane saldırılara karşı duruşunuzu gösterin” ifadelerini kullandı.  
 
 
 

Diğer başlıklar

01/05/2025
23:34 İsrail: Şam saldırıları durdurmazsa sert yanıt verilecek
23:28 Bakan Tunç'tan CHP'nin otobüs şoförüne ilişkin açıklama
23:24 Trump: İran'dan petrol alan ülkelere yaptırım uygulanacak
23:20 Avrupa’da 1 Mayıs kutlamaları
22:37 CHP: Yöneticilerimiz Konya'da silahlı saldırıya uğradı
22:29 ABD ve Ukrayna arasında anlaşma sağlandı
22:22 Amed’de ‘Ji Kela Dimdimê’ sahnelendi
22:15 Futbolcuya kafa atan polis hakkında soruşturma başlatıldı
21:36 Amed’de sanayi sitesinde patlama
21:10 5 kent için kuvvetli yağış uyarısı
20:45 Silêmaniye’de 1 Mayıs yürüyüşü
20:28 CHP'nin otobüs şoförüne ev hapsi
20:08 Çukurova’da 1 Mayıs talepleri ‘adalet, özgürlük ve eşitlik’ oldu
19:52 Şam’da gözaltına alınan gazeteciler serbest
19:45 Şam’da 48 saatte 74 kişi öldürüldü
18:39 Antalya'da deprem
17:50 Bebeğe şiddet uygulayan erkek tutuklandı
17:25 Gün boyu Taksim mücadelesi: 400 aşkın gözaltı
16:02 'Birleşik mücadele kazanacak'
15:45 İstanbul 1 Mayıs mitingi son buldu
15:16 İstanbul'da kadınların, gençlerin, işçilerin sözü alanda
15:13 1 Mayıs kutlamalarında sosyalizm vurgusu: Öcalan'ın koşulları iyileştirilmeli
15:11 Bakırhan Öcalan’ın mesajını aktardı: Kapitalizm umudumuzu çalıyor
14:58 Tandoğan’da 1 Mayıs: Hukuk yoksa sokak var
14:51 Emek ve Demokrasi Güçleri: Demokratik toplum işçilerin mücadelesiyle mümkün
14:47 Ege'de onbinler 1 Mayıs mitinglerinde buluştu
14:41 İran’da bir günde en az 12 kişi idam edildi
14:37 İran Kürt öğretmeni ihraç etti
14:23 İmamoğlu’ndan 1 Mayıs mesajı: Bu devran elbet dönecek
14:08 Kanal8: Şam kırsalındaki muhabirlerimizden haber alamıyoruz
14:07 Sendikalardan manifesto: Eşitlik ve özgürlük mümkün, yeter ki birlik olalım
14:02 34 parti ve örgütten ‘Şam kırsalındaki savaşı durdurun’ çağrısı
13:58 SOHR: Suriye'de Nisan ayında 352'si sivil, 452 kişi öldürüldü
13:57 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Demokratik toplum emekçiler olmadan kurulamaz
13:16 Şengal 1 Mayıs: Emek özgürlüktür
13:10 Kadıköy'de 1 Mayıs mitingi başladı
13:07 Binler İstasyon Meydanı'nda: Eşitlik ve barış istiyoruz
12:55 Wan’da 1 Mayıs: Emek, demokrasi ve barış için mücadele edeceğiz
12:40 Kuzey ve Doğu Suriye'de 1 Mayıs kutlamaları
11:58 İstanbul'da 200'ü aşkın gözaltı
11:50 Tülay Hatimoğulları: Emekçiler Kürt sorunun çözümüne katkı verecektir
11:33 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından Zürih 1 Mayıs’ına mektup
11:31 Yüzbinler 1 Mayıs alanlarında
11:09 DBP: Emeğin özgürlüğü ve demokratik toplum için 1 Mayıs’a!
11:00 Xelfetî erkek şiddeti: 1ölü, bir yaralı
10:56 Şair Fadıl Öztürk vefat etti
10:50 Mecidiyeköy'de 1 Mayıs direnişi
10:48 Gazeteci Özdal son yolculuğuna uğurlandı
10:40 Gazeteci Berekat: Dürzilere dönük saldırılar planlı
10:19 Kadıköy’e 1 Mayıs yürüyüşü başladı
10:04 Amed'de 'Kadın Emeği ve Kültür Sanat Buluşması' düzenlenecek
10:02 Kürdistan'da enerji projesi adı altında 'acele kamulaştırma' kararları
09:36 1 Mayıs: DİSK abluka altındaki Taksim Meydanı'na çelenk bıraktı
09:33 DEM Parti'den 1 Mayıs mesajı
09:32 1 Mayıs’ta alanlarda değil fabrikadalar: Kölelik sistemi devam ediyor
09:21 Oluç: Önder'i ziyaret edenler çözüm konusunda adım atılmasını istiyor
09:08 Eren Keskin: 'Umut hakkı'nın uygulanması lütuf değil, görevdir
09:05 Eğitim Sen ile uluslararası dayanışma kampanyası
09:02 Ekoloji örgütleri: Devlet ilk adım olarak elini doğadan çekmeli
09:01 Yargıtay kadın katiline verilen 'iyi hal' indirimli cezayı fazla buldu
09:00 Artemêt Eşbaşkanı: Kadının güç ve öncü olduğu bir kent için mücadele ediyoruz
09:00 01 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
08:31 Wan’da yolcu otobüsü devrildi: 28 yaralı
08:30 Gazeteci Ümit Özdal yaşamını yitirdi
30/04/2025
23:13 Hintli bilim insanı Gayatri Çakravorty Spivak’den Abdullah Öcalan’ın çağrısına destek
22:15 MSD’den Şam’daki çatışmalara ilişkin açıklama
21:34 Agirî’de öğrenci yurdunda taciz iddiası
20:56 DAİŞ’in bomba hazırlama uzmanı yakalandı
20:50 İstanbul'a 1 Mayıs ablukası: Kapatılacak yollar, duraklar ve alternatifleri
20:27 BBC ‘Yasak Bölge’ belgeselini yayınladı
20:20 İsrail, Şam güçlerine saldırdı
20:13 Kadınlar şiddete karşı mücadeleyi tartıştı
20:07 İstanbul ve İzmir'deki gözaltılara tepki: Mücadele engellenemeyecek
19:13 KHK eyleminin 329'uncu haftasında gözaltılara tepki
18:48 Bayraktar’ın 150 bin liralık ‘dron’ davasına ret kararı
18:40 Cenevre eylemi 52’nci ayında: 26 Nisan ‘Kürt Ulusal Günü’ ilan edilsin
18:34 Eskişehir'de üniversite kampüsüne çocuk parkı: Haklarımız yok sayılıyor
18:24 TUAYDER: Hasta tutsakların özgürlüğü için adım atılsın
18:17 Bakırhan: Amed’in barış iradesi Ankara çözümü ile buluşmalı
17:57 İsveçli gazeteciye ceza
17:35 İmamoğlu'nun gittiği otelin müdürleri serbest bırakıldı
17:30 Önder’in tedavi gördüğü hastaneye ziyaretler sürüyor
16:33 BAC'ın Nisan raporu: 33 tutuklu Beluc idam edildi
16:20 Bakırhan gençlerle buluştu: Değişim için kolları sıvayalım
15:55 Taksim'de 1 Mayıs ablukası
15:43 ODTÜ'de 1 Mayıs kutlaması
15:27 Tülay Hatimoğulları'ndan tekstil işçilerine 1 Mayıs ziyareti
15:22 Aksaray Cezaevi'nde onlarca tutsağın tahliyesine engel
15:01 Amed ve Peyas Belediyesi’nde 8 yıl sonra 1 Mayıs kutlaması
15:00 DEM Parti’den Tunç’a: Görevinizi yapın
14:49 DEM Parti'den işçi hakları için Meclis'e kanun teklifi
14:25 Taksim çağrısı yapanlara ‘örgüt üyeliği’ suçlaması
14:12 'İrade gaspı' davasında adli kontrol tedbiri kaldırıldı
14:03 Kazanhan davası: Sanık polisin hattını kullanan kişi dinlenecek
14:00 AYM'den 'yeniden yargılama' kararı
13:43 Birçok kentte 1 Mayıs hazırlığı
13:34 Pakistan Enformasyon Bakanı'ndan 'Hindistan saldıracak' açıklaması
13:24 Pelin Yılmaz’ın taziyesine kitlesel ziyaret
13:01 İzmir Barosu'ndan gözaltılara tepki
13:00 Mexmur’da ambargoya karşı yürüyüş
12:43 Can’ı zırhlı araçla ezen polisin davasında mütalaa hazırlanacak
12:33 Önder için şarkı yazdı: Diren Sırrı
12:10 İstanbul’da 1 Mayıs programı belli oldu
11:32 TJK-E’den 'Özgür Yaşamla Diyaloglar' etkinlikleri
11:27 Eskişehir'de 1 Mayıs'a çağrı
10:43 'Yüzde 3'lük engelli kadrosu 2'ye düşürülmek isteniyor'
10:26 Ailelerden İmralı'ya gitmek için yeni başvuru
10:13 Bakanlık kalp krizi geçiren tutsağın başvurusunda topu savcıya attı
09:59 Öcalan'ın avukatı: 'Umut hakkı' için hukuk politikasında değişikliğe gidilmeli
09:26 Ağır iş yükü ve güvencesiz çalışmaya karşı alanlarda olacaklar
09:25 Muğla'da art arda deprem
09:21 HDK Abdullah Öcalan’ın çağrısı için ‘halk kürsüleri’ kuracak
09:19 Kadın katillerini ve sermayeyi koruyan yargıya karşı 1 Mayıs’a çağrı
09:18 3 kentte ev baskınları
09:16 Çukurova 1 Mayıs'a hazır
09:15 Polis 'fişledi' üniversite soruşturma başlattı
09:14 Kadınlar 'çağrı' seferberliğine öncülük ediyor
09:14 TEM'e göre PKK/KCK'nin 151 logo ve amblemi var!
09:12 'Eşit ve kapsayıcı kentler istiyoruz'
09:11 DİGEL Tekstil direnişi 1 Mayıs’a taşınacak
09:10 Wan'da 1 Mayıs sürecin ruhuyla kutlanacak
09:09 Şirnex'te öğretmen 4 çocuğa cinsel tacizde bulundu
09:09 Ağrı İl Özel İdaresi AKP'ye çalışıyor!
09:07 AKP'nin 23 yıllık işçi politikası: Yoksulluk, güvencesizlik ve ölüm
09:02 Peköz: Kıbrıs ve Kürt sorununda Abdullah Öcalan'ın paradigması Ankara için fırsat
09:00 30 NİSAN 2025 GÜNDEMİ
08:30 İBB soruşturmasında 18 tutuklama
29/04/2025
22:35 İmamoğlu'nun gittiği otelin müdürlerine gözaltı kararı
22:04 Mustafa Karasu: Meclis’in içinde olmadığı bir sorunun çözümü olamaz
21:37 Tişrîn Barajı’ndaki direniş 112’nci gününde
21:29 PÎK, Kürt Ulusal Birlik Konferansı’na desteğini açıkladı
20:32 Ankara’da gözaltı ve tutuklamalar protesto edildi
19:30 Ayşe Barım’a 30 yıl hapis istemi
19:24 Soma Davası’nda 10 sanığa beraat!
17:38 Eskişehir’de gözaltına alınan öğrenciler serbest
17:33 İstanbul’da 2 bin 928 binada hasar tespit edildi
17:05 Gazeteci ve siyasetçilerden Sırrı Süreyya Önder’e ziyaret
16:40 Öğrenciler süreci tartışacak
16:15 Kürtçe şarkıya 10 ay ceza
16:07 Halepçe’nin vilayet olması kararı onaylandı
16:02 DBP ve DEM Parti heyetinden MSD’ye ziyaret
15:53 Özerk Yönetim 1 Mayıs’ı tatil ilan etti
15:29 Curnê Reş'te Kadın Dayanışma Merkezi açıldı
15:23 Kent kent 1 Mayıs çağrısı
15:05 Depremde yıkılan ve yeniden inşa edilmeyen ASM için çağrı
14:50 Êzidî kız çocuğu davasında avukatlar hakkında suç duyurusu
14:45 Tülay Hatimoğulları: Sürecin başarıya ulaşması için girişimler hızlandırılmalı
14:43 31 yılın ardından memleketinde
14:32 Barodan uyarı: Grevdeki tutsakların hayati tehlikesi var!
14:25 SES davasında karar çıkmadı