Amed Barosu'ndan Kürt sorununa çözüm raporu

AMED - Amed Barosu’nun Kürt sorununun çözümüne dair hazırladığı raporda, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, kayyım, siyasi partilerin kapatılması, anadilde eğitim, koruculuk sistemi, tecrit ve tutsakların "umut hakkı"na dair birçok öneri yer aldı. 

Amed Barosu, “Türkiye'de Kürt meselesi bağlamında toplumsal barış için hukuki gereklilikler ve öneriler” raporunu açıkladı. Baro binasında yapılan basın toplantısında, baronun Kürt sorununun çözümü noktasında önerileri sıralandı. 
 
Toplantıda konuşan Amed Barosu Başkanı Nahit Eren, hukuki reformların Kürt sorununun çözümüne katkı sunacağına vurgu yaptı. Kürtlerin en temel haklarının dahi kısıtlandığına dikkati çeken Eren, Kürt meselesinin çözümünün tüm Türkiye'yi şekillendirecek bir dönüm noktası olacağını söyledi. Eren, "Bu çözüm ancak yeni bir anayasa ve kapsamlı yasal değişikliklerle mümkün" dedi. 
 
ÇÖZÜM İÇİN ATILMASI GEREKEN ADIMLAR 
 
Eren, son dönemlerde Kürtçeye dönük saldırılara işaret ederek, "Kürtçe stranlar eşliğinde halay çekilmesinden kaynaklı yersiz suçlamalarla oluşturulan yargı tehditleri, yaşanan tutuklamalar ve hükmedilen cezalar, kayyım politikası ve uygulamaları, Kürtçe trafik yer işaretlerine ilişkin idari engellemeler, Kürt meselesine ilişkin uygulanagelen inkar ve red politikalarını bizlere göstermektedir” diye kaydetti. 
 
Kürt sorununun temel bir insan hakkı sorunu olduğunu belirten Eren, temel haklarının güvence altına alınması, Kürt kimliğinin tanınması ve kültürünün yaşatılması için uluslarüstü insan hakları belgelerine uygun anayasal ve yasal düzenlemeler yapılması gerektiğini kaydetti. 
 
Eren, “Anayasal vatandaşlık, anadilde eğitim, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi taleplerin karşılanması için hukuki değişikliklerle birlikte, uluslararası bir insan hakları standardının uygulamaya koyulması ve bir bütünen temel hakların hukuki güvenceye alındığı hukuk sisteminin oluşturulması gerekmektedir” dedi. 
 
'YENİ ANAYASA KAPSAYICI OLMALI’
 
Kürt sorununun kalıcı bir barışçıl çözümü için yeni anayasanın önemine değinen Eren, "Kürt meselesinin çözümü için yeni bir anayasa, toplumun tüm kesimlerini kapsayıcı, özgürlükçü ve demokratik bir temele dayanmalı. Türkiye’nin çok etnisiteli yapısını tanıyan ve bu nedenle herhangi bir etnik, dini ve ya mezhepsel kimliğe atıfta bulunmayan bir başlangıç bölümü; yine herhangi bir kimlik veya sınıfa dayanmayan kapsayıcı bir vatandaşlık tanımı ve demokratik yönetimi esas alan ademi-merkeziyetçi bir idari yapılanma olmalıdır” önerisinde bulundu. 
 
'TÜRKİYE VATANDAŞLIĞI' VURGUSU
 
Anayasanın ilk maddelerindeki "Türklük" vurgusunun Türkiye'nin çoğulcu yapısıyla bağdaşmadığını ifade eden Eren, anadilin hayatın her yerinde kullanılması gerektiğini dile getirdi. Türk vatandaşlığı yerine “Türkiye vatandaşlığı” ibaresinin yer alması gerektiğini belirten Eren, "Demokratik hukuk devletinde adaleti tesis etmekle görevli olan yargının, bağımsız, tarafsız ve hak temelli bir pratiğe sahip olması gerçek işlevine uygun biçimde çalışabilmesi için zorunludur” dedi. 
 
Yargı bağımsızlığının önemine değinen Eren, “Yargının bağımsızlığı ve yargıcın tarafsızlığı önündeki yapısal sorunların giderilmesi, keyfi yargı süreçlerine ilişkin önlemlerin alınması ile Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının uygulanması hususunda tedbirlerin alınması gerekir” dedi. Eren, Terörle Mücadele Kanunu'ndan kaynaklı yaşanan ihlallere dikkati çekerek, ilgili kanunun yürürlükten kaldırılması gerektiğini vurguladı. 
 
Eren, şunları söyledi: "Uluslararası mevzuat hükümlerine konulan çekinceler, anayasal ve yasal hükümler gözetildiğinde, kayyım uygulaması, hasta mahpuslar ve tecrit sorunu, yersiz yargı tehdidi ile temel hakların kullanımına yönelik engeller ve sınırlamalar yapısal nitelikte sorunların bulunduğunu göstermektedir. Türkiye’de muhalif olarak görülen kişileri hedef almak için araçsallaştırılan aşırı geniş terörle mücadele mevzuatını ve ilgili diğer yasalar, uluslararası insan hakları hukuku ve standartlarına uygun hale getirilmelidir. Unutulmamalıdır ki, temel haklara ilişkin hukuki güvenceler sağlanmadan kalıcı bir toplumsal barış sağlamak mümkün olmayacaktır. Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözümü, etkili bir demokratikleşme ve hukuk perspektifi geliştirilip uygulanmadıkça bu adaletsizlik sarmalı hem artarak devam edecek hem de geçmişte yaşanan adaletsizlikler asla telafi edilemeyecektir.”
 
RAPOR VE ÖNERİLER
 
 
60 sayfalık raporda, "Uluslararası Politika Önerileri" yer aldı. Önerilerde, Türkiye'nin uluslararası sözleşmeler ve protokollerdeki çekincelerini kaldırması istendi. Raporda, "Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartının 1991 tarihli yasanın kapsamı dışında bırakılan bütün hükümleri imzalanıp onaylanmalıdır. Bu hükümleri iç hukukun parçası haline getirmek için gerekli anayasal ve yasal düzenlemeler yapılmalıdır” önerisine yer verildi. 
 
Yeni anayasada, “Türk milleti” ifadesinin “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları” olarak değiştirilmesi gerektiğine vurgu yapıldı. Siyasi partilerin kapatılmasını öngören maddenin anayasadan çıkarılması istendi. 
 
Raporda, Selahattin Demirtaş, Osman Kavala ve Can Atalay davalarına işaret edilerek, Etkin, şeffaf ve iyi işleyen bir yargı sisteminin temeli, insan haklarını koruma güvencesine sahip mevzuat hükümleri ile hakimlerin ve savcıların hak temelli yargı pratiğine dayanmaktadır. Yargı sisteminin, herkesin temel hak ve özgürlüklerine saygıyı adil ve bağımsız bir biçimde güvence altına alacak şekilde onarılması gerekir” diye belirtildi.  
 
YASAL DEĞİŞİKLİKLER 
 
Raporda, yasal değişikliklere dair kimi öneriler sıralandı. Raporda, insanlığa karşı suç kategorisine giren işkence ve kötü muamele, öldürme, yargısız infaz, faili meçhul, gözaltında kayıp gibi suçlarda zaman aşımının geçerli olmadığını belirten hükmün ilgili maddeye eklenmesi istendi. 
 
Şu değişiklikler raporda yer aldı: 
 
"* Türkiye, Zorla Kaybedilmeye Karşı Herkesin Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşmeyi ve Roma Statüsünü onaylamalıdır. 
 
* Yasadışı Örgüt Yöneticiliği veya Üyeliği Suçu (TCK 314/1-2. Madde) 3713 sayılı kanunun 2/1. Fıkrası ve 3. Maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 314. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları birlikte değerlendirilmelidir. “Suçun Tanımının Netleştirilmesi”, “Açıklık ve Belirlilik”, “Kanıt Standardı” getirilmelidir.
 
* Yasadışı Örgüt Üyesi Olmamakla Birlikte Örgüte Bilerek Ve İsteyerek Yardım Etme (TCK 220/7. Madde) maddesinin yürürlükten kaldırılmalıdır.
 
* Üye olmamakla birlikte Örgüt Adına Suç İşleme (314/3. Madde) maddesi de yürürlükten kaldırılmalıdır. 
 
* Madde 299 (Cumhurbaşkanına Hakaret),  Milleti, Devleti Aşağılama (TCK Madde 301) maddeleri kaldırılmalıdır. 
 
* TMK içinde yer alan 1. Madde, 2. Madde, 3, 4, 5, 6’ncı madde,  Madde 7/2 maddelerinin “muğlaklık” nedeniyle yürürlükten kaldırılmalıdır." 
 
'UMUT HAKKI KARARLARI UYGULANMALI'
 
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının ölünceye kadar devam ettiği ve bu durumun "umut hakkı"na aykırı olduğu kaydedildi. Raporda, "(...) şartla salıverme süresinin 4’te 3 olacağı, bu kişilerin yüksek güvenlikli hapishanelerde tutulacağına dair düzenleme umut hakkına, BM Mandela Kurallarına, Hukuk devleti ilkesine, korunması gereken hukuki yarar ve eşitlik ilkesine, ölçülülük ilkesine açıkça aykırıdır. Abdullah Öcalan, Hayati Kaytan, Emin Gurban ve Civan Boltan açısından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm olunmuştur. AİHM tarafından alınan kararlarda, umut hakkına işaret edip, sağlık nedeniyle salıverme ya da affın AİHM içtihatları bağlamında AİHS madde 3 ile uygun salıverilme umudu olarak değerlendirilemeyeceğini, Vinter v. Birleşik Krallık Kararına atfen cezanın gözden geçirilmesine dair herhangi bir usulü düzenlemenin yokluğunda AİHS m. 3 ihlalinin cezaya hükmedilmesi anında vuku bulacağı belirtilerek umut hakkı kapsamında, AİHS 3. Madde ihlaline karar verilmiştir. AİHM ilkeleri doğrultusunda Türk Hukuku’nda karşılık bulamayan 4 ilke; Cezanın Hukuken İndirilebilir Olması, Cezanın İnfazının Hükümlünün Resosyalizasyonuna ve Tehlikelilik Halinin Son Bulmasına Elverişli Olması, Cezanın Gözden Geçirilmesi Sürecinde Hükümlünün Usulü Güvencelere Sahip Olması, Cezanın Fiilen İndirilebilir Olması düzenlenmelidir" denildi.  
 
Raporda, adli suçlarla eşit bir infaz rejimi koşullarının oluşturulması, tecrit sonucunu doğuran infaz uygulamalarının kaldırılması, "umut hakkını" ihlal edici nitelikteki maddelerin yürürlükten kaldırılması, infaz ertelemesindeki ayrımcı düzenlemenin kaldırılması, Polis Vazife Salahiyet Kanunu’ndaki belirsizliklerin ortadan kaldırılması gibi taleplere yer verildi. 
 
TECRİT KALDIRILMALI
 
Cezaevlerindeki tecridin kaldırılması, tecrit cezasının mevzuattan çıkarılması, bu kurallara uygun olarak infaz kanunu, tüzüğü ve yönetmeliğin düzenlenmesi gerektiği vurgulandı. Bu kapsamda şu öneriler sıralandı:
 
"* Mahpusların insan olmalarından kaynaklanan onur ve değerine saygı, 
 
* Tıp ve sağlık hizmetleri kurallarına uyulması, 
 
* Sağlık çalışanlarının rolü, 
 
* Mahpuslar ile ilgili tüm işkence veya insanlık dışı veya onur kırıcı muamele veya cezalandırma belirtilerinin veya iddialarının yanı sıra tüm gözaltı ölümlerinin soruşturulması, 
 
* Zor koşullar altındaki ülkeler göz önüne alınarak özgürlüğünden yoksun bırakılmış hassas grupların korunması ve özel ihtiyaçlarının karşılanması, 
 
* Kanuni temsile erişim hakkının sağlanması, 
 
* Şikayetlerin yapılabilmesi ve bağımsız denetimin gerçekleştirilebilmesi, 
 
* Ülkelerin BM Mandela Kurallarına uyumunun sağlanması, 
 
* BM Mandela Kurallarını uygulayacak hapishane personeli ve diğer personelin eğitiminin sağlanması, gerekir” denildi. Raporda, “5275 sayılı kanunda belirtilen disiplin cezaları ile ilgili düzenlemeler BM Mandela Kuraları gözetilerek yeniden düzenlenmeli, Hapishanelerdeki Tecrit Başta Olmak Üzere İnsan Onuruna Aykırı Tüm Uygulamalar Kaldırılmalı, mevzuat hükümleri insan hakları hukukuna uyarlanmalıdır.  3713 Sayılı TMK’nin 17/2. Maddesi yürürlükten kaldırılmalı, 5275 sayılı yasanın 48/4. Maddesine göre iyi hal süreleri gözetilerek, şartlı salıverilme kararları alınmalıdır."
 
HASTA TUTSAKLAR 
 
Raporun hasta tutsaklara dair bölümünde, infaz erteleme için gerekli sağlık raporları için tam teşekküllü sağlık kuruluşlarından alınan raporların yeterli olacağı yönünde düzenleme yapılması istendi. "Toplum güvenliği bakımından tehlikeli" kriterinin ilgili kanunun maddesinden çıkarılması gerektiği vurgulandı. İdare ve Gözlem Kurullarının keyfi kararlarına karşı temel hakların korunmasına dair yasal güvencenin sağlanması gerektiği belirtildi. 
 
OHAL VE KHK'LER 
 
Olağanüstü Hal (OHAL) kanunu nedeniyle temel hak ve özgürlüklerin keyfi biçimde askıya alındığına dikkati çekilen raporda, OHAL ve OHAL KHK’lerinin kaldırılması gerektiği ifade edildi. Yine kayyım atamaya gerekçe yapılan maddelerin kaldırılması istendi.
 
Geçici köy koruculuğuna dair, "Geçici ve gönüllü bütün köy korucuları görevden alınmalı, ivedilikle silahsızlandırılmalıdır. Suç işlemiş olan korucuların yargılanmasını sağlayacak gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Suç işlememiş korucuların yaşı gelmiş olanlarının derhal emekliye ayrılmaları, diğerlerinin ise güvenlik, eğitim gibi hassas sektörler dışındaki kamu sektörlerinde istihdamlarını sağlayacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır” ifadelerine yer verildi. 
 
SİYASİ PARTİLER KANUNU 
 
Siyasi Partiler Kanunu’na da atıfta bulunulan raporda, “Kürt Sorununun demokratik çözümü için öncelikle Kürt seçmen ve siyasetçilerin demokratik hayata katılma hakları tanınmalı ve kullanılır hale getirilmelidir. Bu amaçla:  81. maddenin tamamı kaldırılmalıdır. Siyasi Partiler Kanununun 101. maddesi yeniden düzenlenerek siyasi partilerin kapatılması, AİHM içtihadı ile Venedik kriterleri ışığında zorlaştırılmalıdır. Buna göre, sadece şiddet kullanımını açıkça savunan veya şiddete başvuran partilerin kapatılması öngörülmelidir. 1982 Anayasasından önce uygulanmayan ve toplumun siyasi iradesinin parlamentoya yansımasını engelleyecek derecede yüksek olan seçim barajı,  yüzde 5’e indirilmelidir.  Bütün siyasi partilerin, büyüklüklerine ve aldıkları oyların oranına bakılmaksızın, hazineden yüzde 3 oranında yardım almaları sağlanmalıdır. Önerilen bu iki düzenleme, Anayasaya eklenecek hükümlerle anayasal güvence altına alınmalıdır" denildi. 
 
ANADİLDE EĞİTİM 
 
Raporda, anadilde eğitim vurgusu öne çıktı. Raporda, “Milli Eğitim Temel Kanununda yapılacak bir değişiklikle, anadili Türkçe olmayan çocukların okul öncesi eğitimi anadillerinde yapmaları sağlanmalıdır. Farklı dillerde anadilde eğitim için yasal altyapının oluşturulması ve hukuk metinlerinde yeknesaklığın sağlanması için önlemler alınmalıdır” önerileriyle dil konusuna değinildi. Harf Kanunu’nda Türkçede olmayan harflerin kullanımı önündeki yasal engeller ile TCK’nın 222’nci maddesinde yer alan cezai müeyyidelerin kaldırılmasının önerildiği raporda, “Bu amaçla: Harf Kanunu’nun 2. ve 4. maddeleri kaldırılmalıdır. TCK’nın 222. maddesi kaldırılmalıdır .Madde 1’de Türkçe zorunluluğunun yanında ikinci ve sonraki seçenekler olarak farklı dillerin kullanılabileceğine ilişkin değişiklikler yapılmalıdır” diye kaydedildi. 
 
‘SOYADI KANUNU’
 
Raporda Soyadı Kanunu’na ilişkin, “Soyadı Kanunu’nun 3. maddesinde yer alan ‘aşiret ve yabancı ırk ve millet isimleriyle’ ifadesi kaldırılmalıdır. Soyadı Kanunu’nun 6. maddesinde, soyadı seçiminde idareye verilen tasarruf yetkisi kaldırılmalıdır. Soyadı Tüzüğü’nün 5, 7 ve 8 numaralı maddeleri kaldırılmalıdır” önerisine yer verildi. 
 
'KÜRT MESELESİ ÇÖZÜLMELİ'
 
Raporun sonuç bölümünde, şu ifadelere yer verildi: “Kürt meselesini doğuran asıl unsur, 100 yıllık dönemde Cumhuriyet’in farklı etnik unsurlarını, asimilasyondan entegrasyona uzanan dönüştürme süreci, Kürtlerin etnik ve siyasi kimlikleriyle varlıklarını sürdürmeye izin vermemesi oluşturmaktadır.  Anayasa’nın başlangıç bölümü dahil olmak üzere bütününde Türk etnik kimliğine vurgu hâkimdir. Bu vurgu anayasa metni boyunca sıkça tekrarlanan ‘Türk vatanı ve milleti, yüce Türk devleti, Türk milleti Türk dili, Türk kültürü’ gibi ifadelerle kendisini göstermektedir. Bu dil farklı etnik kökene mensup insanlardan oluşan Türkiye toplumunun çoğulcu yapısı ile bağdaşmamaktadır.
 
Toplumsal hayatın farklı alanlarını düzenleyen çok sayıda yasada Türk etnik kimliğine referans ve vurgu içeren hükümler yer almaktadır. Bu durum, Türk etnik kimliğine mensup olmayan Kürt ve diğer vatandaşları dışlamaktadır. Anayasal vatandaşlık, anadilde eğitim, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi taleplerin karşılanması için hukuki değişikliklerle birlikte, uluslararası bir insan hakları standardının uygulamaya koyulması ve temel hakların hukuki güvenceye alındığı hukuk sisteminin oluşturulması gerekmektedir. 
 
YARGI TEHDİDİ KALDIRILMALI
 
Türkiye'de insan haklarının durumu son 40 yılda önemli ölçüde kötüye gitmiştir. Terörle mücadele yasaları ve güvenlik önlemleri, Kürt kimliği, dili ve kültürüne yönelik son dönemde yaşanan saldırılarda yargı araçsallaştırılmakta, toplumun muhalif kesimlerini kriminalize etme ve meşru çalışmalarını ‘anayasal düzene tehdit’ olarak nitelendirmek için kasıtlı olarak kötüye kullanılmakta ve yurttaşlar yargı tehdidi ile cezalandırılmaktadır. Türkiye’de muhalif olarak görülen kişileri hedef almak için araçsallaştırılan aşırı geniş terörle mücadele mevzuatını ve ilgili diğer yasalar, uluslararası insan hakları hukuku ve standartlarına uygun hale getirilmelidir. Unutulmamalıdır ki, temel haklara ilişkin hukuki güvenceler sağlanmadan kalıcı bir toplumsal barış sağlamak mümkün olmayacaktır. Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözümü, etkili bir demokratikleşme ve hukuk perspektifi geliştirilip uygulanmadıkça bu adaletsizlik sarmalı hem artarak devam edecek hem de geçmişte yaşanan adaletsizlikler asla telafi edilemeyecektir.”
 
 

Diğer başlıklar

18:31 Cizîr'de Barış ve Demokratik Toplum buluşması
18:23 Bütçe görüşmeleri: Dillerin yaşatılması için tek bir kuruş dahi ayrılmadı
17:49 İHD: İç Anadolu bölgesi cezaevlerinde 335 ağır hasta tutsak bulunuyor
17:44 Kocaeli’de 7 işçinin yaşamını yitirdiği bina yıkıldı
17:38 UNICEF: Gazze’de 2 çocuk soğuktan hayatını kaybetti
17:35 Ahmet Özer: Sürecin toplumsallaşması için adımlar atılmalı
17:30 Meclis'teki istismar soruşturmasında 4 kişi hakkında gözaltı kararı
17:27 Temelli: Hangi füze karnımızı doyuracak?
17:20 İHD'den tutsaklara yeni yıl dayanışma kartı
17:16 Gazeteci Aykol'a PEG işlemi uygulandı
17:13 Beritan Güneş Altın: Bütçede uyuşturucu ile mücadeleye ayrılan pay 0,02
17:04 Ailesinden 4 kişiyi kaybeden tutsağın taziyeye gelmesi için 200 bin TL istendi
17:02 DEM Parti’nin ‘çözüm’ raporunda neler var?
16:31 Çetin Arkaş: Kalıcı barış için bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç var
16:22 Yüksel Genç: Halk süreç konusunda ciddi anlamda temkinli
16:17 Bakanlık önünde 'asgari ücret' protestosu
16:11 Putin ve Erdoğan görüşmesinde Ukrayna konusu ele alındı
15:46 Şirnex'ta koruculardan pezkovî katliamı
15:45 Karadeniz madenleri Yıldız Holdinge veriliyor
15:40 Agirî Belediyesi, itfaiye binasının açılışını yaptı
15:32 Amed'de petrol için verilen 'ÇED gerekli değil' kararı iptal edildi
15:29 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi
15:10 Colemêrg'te yüksek faturalar protesto edildi
14:58 Rapor: Bin kadından yalnızca 1’i adli yardıma erişiyor
14:45 Pervin Buldan: Barış Yasası olmalı
Devlet Bahçeli: Pervin hanımın her cümlesine imzamı atarım
14:37 Çukurova'da 'Ekmek ve Barış için Bütçe' yürüyüşü: Bütçe barışa aktarılsın
14:26 Cizîrê Kantonu Belediye Birliği Başkanı: Rojava'da kararlar komünlerde alınıyor
14:19 Cezaevi raporu: İnfaz erteleme ve işkence uygulamaları artarak sürüyor
14:08 DEM Parti İmralı Heyeti ile Bahçeli görüşmesi başladı
13:17 Duran Kalkan: Bu sürece katılmayan kaybeder
13:16 Ankara’da toplu taşımaya yüzde 35 zam
13:13 'Barış için yerel yönetimlerin özerkliği desteklenmelidir'
13:03 Emek ve Barış için Bütçe: Ekmek ve barış hakkına ulaşmak zorundayız
12:43 Babacan: Sürecin en büyük eksikliği Erdoğan'ın kamuoyunu bilgilendirmemesi
DEM Parti Heyeti: Yasal düzenlemeler barışı katkı sunmalı
12:30 Mêrdîn’deki kazada ölen Fidan ailesinin 4 ferdi defnedildi
12:10 Mêrdîn’de genç kadına tecavüz eden 2 kişi tutuklandı
12:09 ‘Güvenlik’ gerekçesiyle kapatılan yol kontrol noktası kurularak açıldı
11:52 İmralı Heyeti Ali Babacan’la bir araya geldi
11:47 Tuncer Bakırhan: Hepinizi mücadeleye çağırıyoruz
11:27 Diyarbakır Valiliğinden konsolosluklarla görüşmeyi kısıtlayan karar
11:03 Gülistan Sönük: Demokratik toplumu kurmak hepimizin görevi
10:57 Tülay Hatimoğulları: Savaşa ayrılan bütçeye ‘hayır’ diyeceğiz
10:39 ‘Kalıcı barış için temel hak ve özgürlükler inşa edilmeli’
10:08 İzBB işçileri: Taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemiz sürecek
09:53 Polisten ajanlaştırma mesajı: Bu hikayede yanan sen olma
09:42 Daniela Patti: Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını sağlamalıyız
09:38 İHD’li Jiyan Tosun: Türkiye hak ihlallerinde ısrar ediyor
09:24 Bolu’da 13 tutsağın tahliyesi engellendi: Sürecin ruhuna aykırı
09:23 Cizîr'deki sokağa çıkma yasağının 10'uncu yılı: 52 dosya AİHM’de
09:21 Yönetmen Kilo: Efrîn'i barış kenti yapalım
09:17 Ra belgeseliyle Alevilik inancındaki asimilasyona dikkat çekiyor
09:16 Licê'deki yürüyüşe çağrı: Özel savaş politikalarına cevap olalım
09:09 Eski Diyanet İşleri Başkanı Görmez rektör olarak atandı
09:06 Aliye Timur'u anlattılar: Dava insanıydı
09:05 Efrîn’deki cezaevleri ve ajanlaştırma ağları
09:01 Cezaevinden mektuba sansür: Tek satır bırakıldı
09:00 12 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:31 Kürt seçmen, İmralı kararı nedeniyle CHP'yi terk etti
08:29 Birçok kentte karla karışık yağmur uyarısı
11/12/2025
23:54 Portekiz’de 24 saatlik genel grev
23:13 Dilan Ayan: Silivri'deki 3 bin kişilik duruşma salonunun amacı nedir?
22:09 Eskişehir'de barış konuşuldu: Toplumsallaştırmalıyız
21:22 Özel ile görüşen Ahmet Özer'den 'barış süreci' mesajı
20:30 DEM Parti'nin 'ekmek ve barış için bütçe' yürüyüşü yarın başlıyor
20:20 Mêrdîn’de zincirleme kaza: 4 kişi hayatını kaybetti
20:09 DEM Parti ve HDK'den 'asgari ücret 46 bin TL olsun' çağrısı
19:45 31 yıl sonra tahliye olan Öncü: Hep birlikte özgürlüğü kutlayacağız
19:41 Ayşe İnceyol davası yine ertelendi
19:24 Bulgaristan Başbakanı Jelyazkov istifa etti
19:07 Meclis'te çocukları taciz eden personel tutuklandı
19:02 Avukat Naim Eminoğlu tutuklandı
17:42 3. Amed Uluslararası Film Festivali sürüyor
17:24 Onur Yaser Can davasında Yargıtay'a uyma kararı
17:03 Erdoğan: Komisyonun ortak bir perspektif çizmesini temenni ediyorum
16:58 Meclis'te çocuk istismarı: Meclis dahi çocuklar için güvenli alan olmaktan çıktı
16:29 Colemêrg’te serbest kürsü kuruldu
16:26 Özel Okmeydanı Hastanesi çalışanlarından açıklama
16:17 Çetin Arkaş: Demokratik ulus çatısı altında bir arada yaşayabiliriz
16:15 MESEM'in çocuk işçi cinayetinde sanıklara indirim
16:11 DEM Parti İmralı Heyeti Babacan ve Bahçeli'yi ziyaret edecek
15:26 Aykol'un tedavisine yeni antibiyotiklerle devam edilecek
15:25 Roman dernekleri temsilcileri DEM Parti İzmir İl Örgütünü ziyaret etti
15:24 İşçilerden belediyelerden SGK borcu kesintisi yapılmasına tepki
15:00 Kadınlardan Meclis'teki istismara tepki
14:56 DEM Partili Parlak: Fidan ülkeleri silahlandırmaya teşvik ediyor
14:53 Nisêbîn’de ‘Barış ve Demokratik Toplum’ buluşması: Barış en acil ihtiyaç
14:52 MB politika faizini düşürdü
13:30 İzBB işçileri belediyeyi diyaloga çağırdı
13:23 Cezaevleri raporu: Sürece rağmen tutuklular her alanda hukuksuzluklara maruz kalıyor
12:54 Savcılık '19 Aralık Katliamı'nın zaman aşımı kararına itiraz etti
12:46 Cengiz Çiçek: Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı 100 yıllık ezberin bozulmasını gerektirir
12:44 MHP de süreç raporunu Meclis’e iletti: İnfaz düzenlemesi mutlaka yapılacak
12:18 'Uluslararası Konferans' sonuç bildirgesi: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü barışın gereğidir
11:45 Myanmar'da cunta yönetimi hastane bombaladı: En az 31 ölü
11:39 Gazeteci Akyüz'e verilen hapis cezasına itiraz reddedildi
10:26 'Türk'ün gücünü göreceksin' işkencesine suç duyurusu
10:07 Kayyımın Newala Qasaba'yı imara açma kararı durduruldu
09:58 FED politika faizini 25 baz puan indirdi
09:39 Adliyede intihar eden polis öldü
09:27 Hasta tutsak hastanede bir hafta elleri ve ayakları kelepçeli tutuldu
09:12 Suriyeli Aleviler için 'acil adım' çağrısı
09:09 Avukat Kaya: ‘Umut hakkı’ tercih ya da lütuf değil, zorunluluktur
09:07 Sembolîzmin Kürt edebiyatına etkisi
09:05 BES: Antalya Defterdarlığı Memur-Sen aklıyla yönetiliyor
09:03 Tarihi Ermeni bahçeleri kurutulup yapılaşmaya açıldı
09:00 Av. Özoral: Abdullah Öcalan artık serbest kalmalı
09:00 11 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:42 Pendik’de yangın: 2 çocuk hayatını kaybetti
10/12/2025
23:59 Ulaştırma ve Ticaret Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
22:22 Fed, yılın son faiz kararını açıkladı
20:53 Licê’de fuhuşa karşı yürüyüş düzenlenecek
20:48 Barış temalı müzik festivali ilk gününde
20:44 Dîlok’ta ambalaj fabrikasında yangın
20:40 DEM Parti'li Eren: Özerk Yönetim'e kapıları açın
20:23 Sendikalardan MESEM protestosu
20:16 DEM Parti: Meclis çatısı altında işlenen istismar örtülmemeli
20:11 Dindar: Milyonların konuştuğu Kürtçe, yok saymanızla yok olmaz
20:06 İzmir’de su kesintileri her gün uygulanacak
20:03 Wan’da Bîra Sûr’ê gösterimi: İhlal 10 yıldır sürüyor
19:48 Cenevre’den çağrı: Abdullah Öcalan derhal özgür olmalı
19:28 KHK eylemi 350'nci haftasında
19:18 DEM Parti milletvekilleri: İktidarın yaptığı, yapmadığı yollar halkın canına mal oluyor
19:11 Beritan Güneş Altın: Meclis çocuklar için suç mahali
19:02 Kanireş depreme hazır değil
18:58 Werîşe Mûradî’ye verilen idam cezası iptal edildi
18:50 Amed Film Festivali'ne yoğun ilgi
18:35 İsrail mülteci kampına saldırdı
17:47 ABD’nin yeni bütçe tasarısı: QSD Suriye'nin siyasi çerçevesinin parçası olmalıdır
17:24 Yasin B. kendisinden boşanmak isteyen kadına saldırdı
17:20 Avustralya'da çocuklara sanal medya yasağı başladı
17:13 Meclis'ten kız çocuklarının taciz edilmesine dair açıklama
16:57 TKDF Kasım ayı şiddet çağrısı raporunu açıkladı
16:13 Tetwan’da halk buluşması: Sayın Öcalan ilk defa bir sürece bu kadar umutla bakıyor
16:08 Gazeteci Aykol'a bir kez daha kan takviyesi yapıldı
16:06 Veysi Aktaş: Kim örgütlenirse o kazanacak
15:47 DEM Parti, CHP ve EMEP ‘çözüm’ raporlarını Meclis’e verdi
15:28 TÜMBEL-SEN 'Emek ve Demokrasi Sempozyumu' düzenleyecek
15:10 Yaşamını yitiren PKK'liler için taziye kuruldu, mevlit verildi
14:50 BM’ye mektup: ‘Umut hakkı’ kararı konusunda teşvik edici olun
14:48 Kürtçe kurs engeli protestosu: Dilimiz, onurumuzdur
14:28 Hak ve hukuk örgütlerinden İnsan Hakları Haftası açıklaması: İhlaller artarak devam ediyor
14:23 Suriye Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nden ‘umut hakkı’ açıklaması
14:03 ‘Taliban İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni çiğniyor’
13:46 İzBB'den iş bırakan işçilere soruşturma
13:22 İşten çıkarılan maden işçileri: Maden bizim emek bizim
12:54 TJA, DBP ve DEM Parti’den İnsan Hakları Haftası açıklaması
12:37 Antalya’da 'Geçinemiyoruz' mitingine katılım çağrısı
12:35 HTŞ’nin bir yıllık iktidarında kadınlar: Kaçırılma, katliam, cinsel şiddet
12:28 Barış Anneleri: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep ediyoruz
12:18 Amed’de insan hakları yürüyüşü: Kürt sorunu çözülmeli