Bakırhan Tarım Mitingi'nde konuştu: Bunlar bizim ekmeğimizi çalanlardır

img
MÊRDÎN - Qoser'de düzenlenen Tarım Mitingi'nde konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, "Gün ekmeğini hakkını arama günüdür" diyerek, halkı mücadele çağrısında bulundu.
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından başlatılan "Ekmek ve Adalet" kampanyası kapsamında Mêrdîn'in Qoser (Kızıltepe) ilçesinde "Tarım Mitingi" düzenlendi. Otogar Meydanında düzenlenen mitingde DEM Parti Eş Gene Başkanı Tuncer Bakırhan konuştu. 
 
‘MÜCADELENİN KALBİSİNİZ’
 
Bakırhan, konuşmasına halkı selamlayarak başladı. Bakırhan, “Değerli Kızıltepeli hemşehrilerim çok değerli arkadaşlarım yoldaşlarım. Bugün burada sizlerle birlikte olmaktan dolayı çok büyük mutluluk duydum gurur duydum. Siz mücadelenin direnişin merkezlerinden birisiniz. Aramızda yıllar önce Mardin Kızıltepe’de şu an aramızda olan onlarca arkadaşla birlikte yine mücadele ediyorduk, yine halkımızın mücadelesine omuz vermek için katkı sunmak için hep bir aradaydık, birlikteydik. Yine Kürdistan’ın kalbi ve merkezi, kahramanların merkezi olan Kızıltepe’de size seslenmekten dolayı gerçekten mutlu oldum. Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz” dedi. 
 
ÜLKEYİ UÇURUMA SÜRÜKLEDİLER 
 
Türkiye’nin ekonomisine değinen Bakırhan ü yürütülen mevcut politikalarla uçuruma sürüklendiğini ifade ederek şunları kaydetti: “Biliyorsunuz, AKP MHP iktidarı Türkiye’yi her anlamda uçurumun kenarına getirdi. Ekonomi desen yok, Türkiye’de ciddi bir geçim sıkıntısı var. Emekliler geçinemiyor, asgari ücretle çalışanlar kirasını dahi ödeyemiyor. Bir taraftan büyük bir işsizlik var. İnsanlar doğru dürüst belenemiyor. Demokrasi desen yok, Kürdün diline kültürüne düşmanlık halen devam ediyor. İki kelime konuştuğumuz Kürtçe’ye halen bilinmeyen dil diyorlar. “
 
BUNLAR BİZİM EKMEĞİMİZİ ÇALANLARDIR
 
Özgürlük deseniz hiç yok. Sizin seçtiğiniz yüzlerce yoldaşınız, Selahattin Demirtaş’lar Figen Yüksekdağ’lar, Leyla Güven’ler, Ayşe Gökkan’lar ve yüzlerce canımız, yoldaşımız şu anda cezaevinde. 22 yılda Türkiye’nin kısa bir özetini yaparsanız ekmek yok, iş yok, demokrasi ve özgürlük yok. Peki, bu tablonun sebebi kimdir AKP ve MHP iktidarıdır. 31 Martta başta Kızıltepe halkı, Mardin halkı, Kürt halkı, Türkiye halkları aslında bu yönetemeyen bu Türkiye’yi yoksullaştıran özgürlüklerimizi demokrasiyi yok sayan anlayışa büyük bir cevap verdi sandıklarda. Bu büyük cevaptan ders almamış olacaklar ki hala zama zulme baskıya devam ediyorlar. O zaman biz ne yapacağız, onları daha büyük bir ders vermek için örgütleneceğiz. Güçleneceğiz, büyüyeceğiz, hakkımızı arayacağız, emeğimizin karşılığını almak için mücadele edeceğiz. Cezaevindeki arkadaşlarımızın özgürleştirmek dilimizi özgürce konuşmak Türkiye’deki halklarla birlikte demokratik bir Türkiye’de eşit bir şekilde yaşamanın mücadelesini vereceğiz. Şimdi bugün daha çok ekmek ve adalet kampanyası üzerine konuşacağım. Türkiye’de olmayan iki temel mesele ekmek dedik niye ekmek dedik, milyonlarca emekli, milyonlarca asgari ücretle çalışan insanımız çocuklarını okutamıyor, doğru düzgün beslenemiyor, milyonlarca insanımız işsiz, binlerce insanımız KHK’li milyonlarca gencimiz aş ve iş bulamadıkları için göç yollarında ya hayatlarını kaybediyorlar ya da aile ekonomisine çok düşük ücretlerle çalışıp katkı sunmaya çalışıyorlar. Ekmek yok bizim ekmeğimizi düşünen yok. Aksine soframızdaki ekmeği daha küçültmek için zeytini daha küçültmek için sermayeye daha büyük rantlar kazandırmak için AKP ve MHP iktidarı yemin etmişler. Sermayeye rant kazandırıyorlar, asgari ücretlilere emeklilere zam yok diyorlar. Zam yaptıklarında komik bir zam yapıyorlar. Enflasyon TÜİK rakamlarına göre bile yüzde 75 iken gerçek enflasyon yüzde 150’lerde iken emeklilere 2 lira zam yapmayı büyük hizmet olarak sunuyorlar. Evet, bunlar bizim ekmeğimizin düşmanı, bunlar bizim ekmeğimizi çalanlar. 
 
‘ONLARIN PROGRAMINDA RANT VAR’ 
 
Öte yandan bir adalet yok, Kürtler on yıllardır adalet arıyor aleviler on yıllardır eşit yurttaş olmak için mücadele ediyorlar. Türkiye’deki demokratik güçler özgür ve demokratik bir ülke için yaptıkları mücadelelerinin karşılığında cezaevi, dipçik, kelepçe, jopla susturulmaya çalışılıyorlar. Her gün onlarca kadın katlediliyor her gün cezaevinde bir kaç arkadaşımızın cenazesini almak zorunda kalıyoruz. Emek yok adalet yok özgürlük yok beyfendiler Türkiye’yi mutlu bir ülke olarak anlatmaya çalışıyorlar. Sizlere soruyorum bu hükümetin demokrasi ve özgürlükler konusundaki karnesinden memnun musunuz. Peki, Çukurova’dan daha bereketli Mezopotamya’nın bereketli topraklarında yaşayan Kızıltepe halkımız bu verimli topraklarda geçinebiliyor mu? Adalet yok ekmek yok ama diyorlar ki buna şükredin. Bir gün bizim yaşadığımız gibi siz yaşayın da siz şükrediyorsunuz hep birlikte şükredelim. Değerli halkımız Türkiye’de bir az önce saymış olduğum alanların yanında tarımda da büyük bir kriz var. Bu krizin ana aktörleri kimdir AKP ile MHP iktidarıdır. Ne yapıyorlar? Onların programlarında üretici yok, çiftçi yok esnaf yok üretmek yok. Onların programında savaşa, saraya ve sermayeye rant yaratmak var. O zaman biz emekçiler biz üretenler biz topraktan geçim sağlayanlar savaşa sermayeye ve saraya ranta hep birlikte hayır demeliyiz. Bu ülkenin ekonomisinin büyük bir bölümü savaşa gidiyor. Bu ülkede tarıma desteklemek yok çiftçiyi desteklemek yok. Bu ülkede kıt kanaat geçinen Küçük esnafla dayanışmak yok. Onların üretim yapması için herhangi bir programı yok bu ülkede. 
 
ÇİFTÇİNİN İKTİDARI DEĞİLSİNİZ
 
Bu iktidarın tek bir programı var Kürt’ü yok saymak, Kürdü yok etmek, Kürdün diline kültürüne düşman ettirmek, Kürdü aç ve yoksul bırakmaktır. İşte bizler tam da buna itiraz ediyoruz. Diyoruz ki bu bereketli topraklarda yaşayan çiftçiler, tarımla uğraşanlar geçimini topraktan kazananlar eğer ekemiyorsa, ektiğini biçip yaptığı masrafın maliyetini çıkaramıyorlarsa siz bu ülkeyi yönetmiyorsunuz. Siz üreticinin, çiftçinin iktidarı değilsiniz. Siz bu ülkenin kaynaklarını bir avuç sermayedara peşkeş çeken bir iktidarsınız. Sizler tarımın merkezindesiniz, enflasyon TÜİK rakamlarına yüzde 75. Peki Kızıltepeli buğday ekenler, Buğdayın geçen yılki taban fiyatına göre yüzde kaç arttı. Yüzde 10-12 arasında arttı. Enflasyon yüzde 75 oldu. Enflasyonun bu kadar arttığı bir ülkede sizin ürettiğiniz buğdayın taban fiyatına sadece yüzde 10 zam yapıyorlarsa bu iktidar kimin iktidarıdır. Sizin değil, tarımla uğraşanların değil, çiftçilerin değil. Bir de TÜİK diye bir Dehaq üretmişler yalanla algıyla enflasyonu düşük gösteriyor. Bugün Genel Merkez olarak TÜİK hakkında suç duyurusunda bulunduk. TÜİK’in bu yalan bu halkı kandıran bu iktidara sermayeye yandaşlık yapan anlayışını yargının huzuruna taşıdık. Umarım demokrat yargıçlar bu yalan dolan bu algıyla bu oyunla bu istatistiki sonuçları açıklayan TÜİK’i mahkum edeceklerdir. Ne yapıyorlar mazot geçen yıl kaç liraydı, 24 lira. Şimdi kaç lira 47 lira. Mazot yüzde 100 artıyor, elektrik fiyatları yüzde 20 artıyor, sulama şirketleri verdikleri suyun ücretini yüzde 60 ile 400 arasında artırıyor ama Kızıltepe’nin buğdayına yüzde 10 zam yapıyorlar. 
 
AÇ VE SEFİL BIRAKMAYA ÇALIŞIYORLAR 
 
Değerli arkadaşlar bunlar çiftçi düşmanı üretenlerin düşmanı, bunlar istiyorlar ki çiftçi çekinmesin toprağını terk etsin metropollerde ucuz iş gücü olsun mevsimlik işçi olsun yollarda kazalarda yaşamını yitirsin. Böyle bir zulüm olabilir mi? Enflasyonu yüzde 75 olduğu bir ülkede buğdayın, alım fiyatı sadece yüzde 10 arttırılıyor. Peki, ne yapılıyor, gübreye yüzde 100 zam, yeme yüzde 100 zam insaf. İnsafları yok. Kimse söyleyeceğiz. Vicdanları yok ki kimse söyleyeceğiz. Bunlar insafsız ve vicdansızdırlar. Bunlar üreticiyi emekçiyi yoksulu düşünmeyen onlar düşmanlık yapan bir iktidardır Ey Kızıltepe halkı bu adaletsizliğe sessiz kalacak mıyız?  Siz daha iyi biliyorsunuz. Buğdayın bir kilosunun maliyeti ne kadardır? Bir kilo buğdayın maliyeti neredeyse 10 liradır. Buğdayı kaç liradan alıyorlar 9 liradan. Allah aşkına hangi vicdan bunu kabul edebilir. İşte AKP, MHP’nin vicdanı Türkiye’de tarımı ekonomiyi bu anlayışla idare ediyor. Bir de Tarım Mahsulleri Ofisi var. Buğday üreticisinin bin bir zorlukla yüksek maliyetle ürünü elde edersin TMO’dan randevu alırsın, bu-dayı çok ucuza satarsın, paranı alamazsın. 60 gün sonra öderler. 60 gün içinde çiftçiler borçlarını ödemek için tefecilere düşüyor faizlere düşüyor. Bırak kazanmayı ektiğinden zarar ediyorlar. İşte tam da biz bu anlayış karşısında ekmek ve adalet diyoruz. Biz ekmeğimize sahip çıkmadığımız müddetçe, bizler bu adaletsizlikler karşısında bir arada birlikte omuz omuz direnmediğimiz müddetçe bunlar buğdayın taban fiyatını sütün mısırın taban fiyatını daha da düşük belirleyerek bizi köleleştirmek aç ve sefil bırakmaya çalışacaklardır. Biz buna itiraz ediyoruz Türkiye’de açlık kuyruğu vardı, hasta kuyruğu vardı, şimdi de TMO kuyruğu var. Önüne gidiyorsun ürününü satmak için kuyruğa giriyorsun. Her şeye kuyruk var ama sermayeye rant konusunda kuyruk yok. 
 
MÜCADELEYİ BÜYÜTECEĞİZ 
 
Türkiye’de çiftçilerin toplam borcu ne kadar? 850 milyar. Peki, 850 milyar borcu olan çiftçileri devlet nasıl destekliyor? Bunun onda biri kadar bile destek sunulmuyor. Çiftçilik yapmayın diyorlar. Üretmeyin diyorlar. Toprağınız boş kalsın diyorlar. Açlığa sefalete mahkum olun diyorlar. Maliyetler yüksek, alım fiyatı düşük, destek yetersiz. İşte buna itiraz ediyoruz. onun için sizleri ekmek ve adalet kampanyasına daha güçlü sahip çıkmaya hakkını aramaya, hakkımızı aramaya davet ediyoruz. Bugün geldiniz sağ olun, var olun. Ama ekmek ve adalet kampanyası burada bitmeyecek. Sadece Kürt illerinde bu kampanyayı yürüteceğiz. Edirne'den İzmir’e kadar Antalya’dan Samsun’a kadar. Üreticisiyle, emekçisiyle, hayvancılıkla, tarımcılıkla uğraşan emekçilerle buluşmaya devam edeceğiz. Onların taleplerini sadece bu meydanlarda değil, sokaklarda değil mecliste dile getirerek çözülmesi için DEM Parti olarak elimizden gelen gayreti, mücadeleyi ortaya koymaya çalışacağız. Siz biliyorsunuz. Şimdiye kadar ne kadar tarım sigortalı vardı. 1 milyon 200 bin. Peki şimdi ne kadar? 460 bine düştü. Niye tarım sigortasında ödediğimiz primi yükselttikleri için artık insanlar geçmişte ucuz olduğu için tarım sigortası yaptırıyorlardı. Artık sigorta yapamayacak hale geldiler. İşte bu AKP’nin umurunda değil. Bu ırkçılık, Türkçülük, tekçilik yapan, Kürdü yok etmeye çalışan MHP zihniyetinin umurunda değil. Bu DEM Parti’nin umurunda. Biz sizin yoldaşlarınızın arkadaşlarınızın mücadeledaşlarınızın umurundadır. Umurumuzda olduğu için sizinleyiz. Siz bizim umurumuzda olduğunuz, bizim için değerli olduğunuz için bu gece buradayız. Sokaklardayız, adaletsizliğe karşı yürümeye devam edeceğiz. Çiftçimiz emekçimiz ürettiğinin hakkını alması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Ant içtik, yemin ettik, halkımız demokrasiye özgürlükler adalete ekmeğe kavuşuncaya kadar 40 yıldır sürdürmüş olduğumuz mücadeleyi daha da büyüterek devam ettirmeye çalışacağız.  
 
İFLAS EDEN İKTİDAR BU TOPRAKLARDAN GİDECEK
 
Türkiye, üretimde yeterliliğini kaybetti. Eskiden ne diyorlardı? Türkiye bir tarım ülkesidir. Şimdi Türkiye bir tahılı ithal eden sütü ithal eden hatta samanı ithal eden bir ülke haline geldi. Tarımı bitirdiler. Çiftçileri bitirdiler, küçük esnafı bitirdiler. Küçük esnaf hergün dükkanını kapatmak zorunda kalıyor. Ne yapıyor? Bakın 2022’de 8 nokta 12 milyon ton buğday ithal etmişler. 2023’te  12 milyon ton buğday ithal etmişler. Ne yapmışlar? 2023 yılında 3 buçuk milyar dolar ithal ettikleri buğdayı ithal etmişler. Be vicdansızlar 3 buçuk milyar doları Kızıltepe’de Mazıdağ’da çiftçilerimize tarımla uğraşanlara destek olarak verseydiniz bu ülkede tarımı kalkındırırdınız. Ama onların derdi sizin üretim yapmanız değil. Onların derdi AKP’li yandaşların ithal ettikleri bu ürünlerden sonra AKP’li sermayedarlara para kazandırmaktır. 3 buçuk milyar dolar buğday ithal eden bir ülke artık tarım ülkesi değil. 3 buçuk milyar doları sadece una veren bir tarım politikası iflas etmiştir. İnşallah bu iflas eden iktidar bu topraklardan gidecek sizin hak ettiğiniz hakkınızı arayan alın terinin karşılığını veren bir iktidarla en kısa sürede karşılaşacaksınız. 
 
KÜRT MESELESİ ÇÖZÜLMEDİKCE...
 
Dünyanın her yerinde gıda fiyatları düşüyor Türkiye’de gıda fiyatları artıyor. Bir terslik yok mu Dünyada gıda fiyatları düşerken Türkiye’de her gün her dakika gıda fiyatlarının yükselmesinde bir gariplik yok mu. Bu iktidar bunu bilerek yapıyor, bunu isteyerek yapıyor. Bu iktidar istiyor ki kimse üretmesin ekmesin biçmesin kimse tarım ve çiftçilikle geçimini sağlamasın. AKP iktidarına karşı tarım ve çiftçilikle uğraşanlar artık netleşmelidir Bu iktidar çiftçi dostu bir iktidar çıkmaz, köylü dostu emekçi dostu bir iktidar çıkmaz. Kürt dostu alevi dostu bir iktidar hiç çıkmaz. Türkiye tarımda olduğu gibi yaşadığı çoklu krizlerin tek bir sebebi var. 40 yıldır bu ülkede Kürde karşı yaratılan asimilasyon baskı ve çatışma politikaları bu ülkenin ekonomisini bitirdi batırdı. 40 yıldır Kürt’ün yaylasında köyünde ikamet etmesini engelleyen coğrafyasını yaylasını yasaklayan toprağının ekilmesini engelleyen bu savaşçı zihniyet tarımı batırdı. Çiftçiyi bitirdi. Çağrı yapıyoruz ithal ikameci bir anlayıştan kurtulmak için size çağrı yapıyoruz. Yasakladığınız yaylaları tekrar tarıma açın. Yasakladığınız yok ettiğiniz köylere insanlarımızın yerleşip tarım ve hayvancılıkla uğraşması bir tarım destek politikası sosyal politikalar hayata geçirsin. En öncelikli olarak Kürt meselesini çökün. Kürt meselesi çözülmediği müddetçe tarımın çiftçimizin ayağa kalkması ürettiğini hakkını alması güçtür. Onun için hakkımızı almak istiyorsak ekmeğimize sahip çıkacağız bir taraftan da savaş ve çatışmalara da hayır diyeceğiz. Bir taraftan Kürt’ü yok sayan hapseden ölüme terk den bu anlayışa hayır diyeceğiz, mücadele edeceğiz. 
 
DEDAŞ'A KARŞI KAWA OLUNMALI 
 
Bir GAP projesinden bahsedip duruyorlar. Kaç yıldır bu projeyi bitireceklerini söylüyorlar? Yıllardır, niye bitmiyor, çünkü Mardin de Kürtler Araplar emekçiler kardeşçe ve bir arada yaşayan halklarımız yaşıyor. Niye GAP projesi bitmiyor Mardin’li toprağını ekmesin diye, Kürt toprağında yetiştirdiği ile yaşamını sürdürmesin diye. Kürt göçsün Kürdistan insansızlaşsın, tarihinden Kültüründen kopsun, metropollerde sermaye için ucuz iş gücü haline gelsin diye maalesef böyle davranıyorlar. Hakkımızı ararken barışı savunacağız, ürettiğimizin karşılığını ararken Kürt sorunun demokratik yollarla çözümü için aynı zamanda mücadele etmeliyiz. Bir an önce GAP projesinin Mardin bölümünün bitirilmesini Mardin halkının DEDAŞ teröründen kurtulması için mücadele etmemiz gerekiyor. DEDAŞ DEHAQ olmuş. Dehaq bir zamanlar Kürtlerin canına düşmüştü. Kürtlerin kanını canını alıyordu. Şimdi elektriği keserek diyaliz makinasına bağlı insanların canını alıyor. DEDAŞ elektriği keserek siz değerli halkımızın buğday mısır tütün ekmesini engelliyor. Dehaq bizim canımızı alıyordu bunlarda bizim ekmeğimizi alarak bizi yok etmeye çalışıyorlar. Bu DEDAŞ terörünü bitirmek için her Kürt’ün Kawa gibi mücadele etmesi partisine kampanyasına sahip çıkması gerekiyor. 
 
DİRENMEKTEN BAŞKA YOL YOK 
 
Bir ülkede savaş büyüyorsa tarım küçülüyor, savaş büyüyorsa soframızdaki ekmek ve zeytin küçülüyor. Türkiye’yi hem içeride hem dışarıda Kürt’ü düşman gören onu yok etmeye çalışan onun statüsünü tanımayan statüsünü yok etmek için kimi devletlerle işbirliğine giden bu yaklaşımları reddetmemiz gerekiyor. Bizim için gerekli olan Rojava'daki ve Güney Kürdistan’daki Kürdü yok saymak için Irak’la, Şam’la, Suriye rejimi ile İran rejimi ile anlaşarak Kürdü yok edecek politikalar değil, savaşı bitiren demokrasiyi getiren yaylaları köyleri tekrar yaşama açan destek sunan insanların üretmesi için sosyal politikalar geliştiren yaklaşımlara ihtiyacımız var. Bunu AKP yapar mı vallahi yapamaz. Onun için mücadele edeceğiz., bunları göndereceğiz demokratik hakkımızı hukukumuzu insanca yaşımızı sağlayacak bir yönetimin iktidarın yönetime gelmesi için tarlamızda alın teri döktüğümüz gibi mücadele sahasında sokakta da mücadele edecek ve direneceğiz, başka şansımız yok. Sizlere çözüm önerilerimizi sunacağım. Devrim başkan ve diğer belediye eşbaşkanlarımız da burada. Öncelikle üzerimize düşeni söyleyeyim. Başta büyükşehir Belediye yönetimlerimiz olmak üzere il ve ilçe belediyelerimiz köylere dönüş olması için alt yapısı olmayan yolu olmayan köylerin tekrar yerleşime açılması için elinden gelen altyapı hizmetlerini sunmalıdır. Belediyelerimiz çiftçiye girdileri temin edebiliyorsa temin etmelidir ya da ucuza sağlamalıdır. Bu iktidarın bizi yok sayan yaşamımızı gelirimizi yok eden anlayışına karşı yerel yönetimler önümüzdeki dönem daha aktif bir şekilde tarımla ve çiftçilikle uğraşan halkımızın yanında olacaktır. 
 
KÜRT SORUNU DEMOKRATİK YOLLARLA ÇÖZMELİDİR
 
Hükümete çağrı yapmak istiyorum tabii eğer duyuyorlarsa; Uzun vadeli destekleme projeleri hayata geçirilmelidir. Öyle Erdoğan’ın keyfine kalan politikalar olmaz. Asgari ücrete zam yok emekliye zam yok, sonra da sanki büyük bir şey yapıyorlarmış gibi 2 bin lira artırarak bu sorunlar çözülmez. Uzun vadeli destek politikaları açıklanmalıdır. Düşük faizli hatta faizsiz kredileri çiftçilere küçük esnafa sağlamalıdır Destek ödemeleri arttırılmalıdır. Destek ödemeleri zamanında çiftçilikle tarımla uğraşanlar vermelidir. Çiftçi ve üreticiyi merkeze alan bir tarım politikası hayata geçirilmelidir. Şimdi merkeze neyi almışlar. Sermayenin kazancını. Savaşa ayrılan bütçeyi sarayın rahatını gündemine alan hükümet çiftçiyi ve tarımı gündemine alması ve bu konuda bir çalışma yürütmeye davet ediyoruz. Tarımsal girdi maliyetleri düşmelidir. Mazot çiftçiye fiyatına verilmelidir. Bırak mazotu ucuza satmayı mazottan hem buğday ithal ediyor hem gıda ithal ediyor hem de bırakmıyor çiftçi üretsin. Üretmesini isteseydi ne yapardı mazottaki KDV ve ÖTV’yi kaldırdı. Ama ne yapıyor. KDV ve ÖTV’yi kaldırmak yerine önümüzdeki dönem Mehmet Şimşek’in neo liberal ekonomi politikasında göre daha büyük zam koymaya çalışıyorlar. Ne yapmalı hükümet? tarımda  bu tarım sorununu çözmek için boş olan yüz binlerce hektar arazinin tekrar üretime açılması için Kürt sorunu demokratik yollarla çözmek yasaklanan yayaları üretime açılmalı köyüne dönmek isteyen çiftçi ve emekçinin köyüne dönmesi için gerekli olan altyapı destekleme sağlanmalıdır. Yine değerli halkımız. Bütün bölgelerde eşitlikçi bir politika üretmelidir. Bu hükümet Karadeniz’de ayrı egede ayrı Kürt illerinde başka bir tarım politikası üretiyor Buradaki DEDAŞ gibi bir, DEDAŞ Ege’de yok. Ege’de elektrik dağıtım şirketi çiftinin bankadaki parasına el koyuyor. Diyaliz makinesine bağlı hastanın elektriğini kesmiyor. Tarımı engellemek için elektriğin voltajını düşürmüyor. Bölgeler arası ayrımcı eşit olmayan politikaların bir an önce eşitlenmesi gerekiyor. Tarım işçilerinin emeğinin güvenceye alınması gerekiyor. Tarım işçileri güvencesiz çalışıyor Sigortasız çalışıyor. Tarım işçilerinin sigortalarını devlet karşılamalı bunu üreticinin sırtına bindirilmelidir. 
 
GÜN EKMEĞİNİN HAKKINI ARAMA GÜNÜDÜR
 
İşçilerin çalışma sürelerinde de bir gariplik var. Güneş doğarken başlıyorlar batarken bitiriyorlar. Bu çalışma sürelerinin de düzenlenmesi gerekiyor. Son olarak Hilvan Belediyemizin çok örnek bir çalışması var. Buradaki başta bölgedeki belediyeler olmak üzere Türkiye’deki belediyelere de çağrı yapıyorum. Hilvan Belediyemiz tarım işçilerinin tarım emekçilerinin çalıştığı yerlerde temiz suya ulaşması için su götürüyor. Mutfak inşa ediyor. Tuvalet götürüyor. Banyo götürüyor. Çalışanın temiz suya gölgeye banyoya ekmeğini yemeğini yiyebileceği alanları oluşturuyor. Mardin’deki belediyelerimizden de Hilvan Belediyesinin hayat geçirmeye çalıştığı bu projeyi hayat geçmesi gerektiğini belirtmek istiyorum. Merak etmeyin. Çok onurlu mücadele ettiniz direndiniz. Kayyımcı anlayışı, yok sayan anlayışa 50 defa yüz defa gereken mesajları verdiniz. Gün birlikte olma ortak mücadele etme dayanışma değerlerine partisine mücadelesine sahip çıkma günüdür. Gün ekmeğinin hakkını arama günüdür. Gün adalet arama günüdür. Gün adaletsizliklere karşı ekmek ve adalet kampanyasını aktif güçlü bir şekilde sahiplenme günüdür. Ben inanıyorum ki Kızıltepeli halkımız Mardinli Urfalı halkımız. Bölgede yaşayan halkımız ekmek ve adalet kampanyasına daha güçlü sahip çıkarak katılarak kendilerini tanımayan yok sayan bu sisteminin politikalarını boşa çıkartarak ekmeğinin alın terinin karşılığını alacak günler uzak değil."

Diğer başlıklar

12:54 HPG’li Sedat Işık anıldı
12:16 Suriye ‘adına’ konuşan Savunma Bakanı Güler, QSD’yi tehdit etti
11:10 ABD, Suriye'de DAİŞ’e ait 70’i aşkın hedefi vurdu: Operasyon kritik önemde
10:56 Cizîr'de serbest bırakılan taciz faili tekrar gözaltına alındı
10:55 Fenerbahçe Başkanı Saran uyuşturucu soruşturmasında ifade verecek
10:37 İngiltere’den Şara’nın komutan ve tümenlerine yaptırım
10:29 Deklarasyon: Kentleri kadınların barış ısrarıyla yeniden kuracağız
10:11 Xwebûn 6 yaşında: Kürtçe gazeteyi her koşulda halka ulaştıracağız
10:10 Ortadoğu’da 2025: Değişen güç dengeleri
09:46 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine çağrı: Önderliğin özgürlüğünü haykırma günüdür
09:06 Avukat Duygu İnegöllü: Harran GBM hukuka aykırı tutsaklık merkezi oldu
09:05 Cûdî'de 50 bin palamut ekilecek
09:04 İspanya: Yüksek özerklik, açık yetki anlayışı, katılımcı demokrasi
09:02 Sebahat Tuncel: Komünal demokrasi kadınlar için yeni bir dünya
09:00 20 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
19/12/2025
23:13 Bakırhan: Demokratik anayasa ihtiyaç ama masada değil
22:25 Şam’dan muhatap belirtmeksizin Rojava’ya ‘entegrasyon’ belgesi
20:52 Cezaevi savcısından 30 yıllık tutsaklara: Bakan da arasa sizi bırakmayacağım
20:45 Riha’da trafik kazası: Bir kişi yaşamını yitirdi
20:37 'Leyla Zana üzerinden Kürt kadın mücadelesi hedefleniyor'
20:14 Nazım ve Cihan anması: Hakikat yolunda yürüdüler
20:05 Cihan Bilgin ve Nazım Daştan Kobanê’de anıldı
20:02 Fenerbahçe Başkanı Saran ifadeye çağrıldı
19:58 Hakimlik taciz faili öğretmeni serbest bıraktı
18:41 223 işçi 144 gündür direniyor
18:38 Gazeteci Cihan Berk tutuklandı
18:08 AYM’den 3 kitabın yasaklanmasına hak ihlali kararı
18:03 BM: Gazze’de soğuktan 3 çocuk yaşamını yitirdi
17:17 İstanbul'da ESP'li 6 kişi tutuklandı
16:55 Gazeteci Aykol’a yeni bir antibiyotik tedavisi başlandı
16:52 Çandar’dan Erdoğan’a: Dışişleri Bakanınıza ayar verin
16:37 Mûş'ta kadınlar bir araya geldi
16:19 AKP raporunda eski yöntem ve eski söylemler: Özerk Yönetim “tehdit” olarak tanımlandı
16:18 İŞKUR'da kura hilesi iddiası: AKP'li aileden 5 kişiye kura çıktı
15:21 Çetin Arkaş: Önder Apo’nun istediği kişilerle görüşmesinin imkanları yaratılmalı
15:09 Bozan: Cezaevi İvrendi’ye düşman hukukuyla yaklaşılıyor
15:00 Kamu emekçileri iş bıraktı
14:55 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümünde cezaevi tellerine karanfil bırakıldı
14:44 Yazar Tunç’un Mereş katliamını konu alan kitapları yeniden basıldı
14:27 Katledilen Taybet İnan ve 29 kişi anıldı: İnsanlığa karşı suçtur
14:23 Kayyım kararının yürütmesinin durdurulması karara bağlanacak
14:22 İHD: 'Hayata Dönüş' operasyonlarında cezasızlık politikası sürdürülmüştür
14:13 Kaya’nın taziyesine kitlesel ziyaret
14:09 Katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Daştan için mevlit verildi
12:46 'Katledilen arkadaşlarımızın hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz'
12:33 AKP raporunu Meclis'e sundu
11:51 DEM Parti İmralı Heyeti ile TİP görüşmesinin tarihi belli oldu
11:13 Farqînli yurttaşlar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür
10:53 Cizîr’de taciz faili öğretmen gözaltına alındı
09:53 2025: Küresel güç dengeleri değişti, yeniden mevzilenme başladı
09:29 Cizîr’de çok sayıda öğrencinin taciz edildiği ortaya çıktı
09:25 'Hasta tutsakları hala cezaevinde, barışa nasıl inanalım?'
09:24 10 yıldır kayyımın yönettiği kent komün ve meclislerle yeniden inşa edilecek
09:20 Eril şiddet çemberinde bir yaşam mücadelesi
09:19 Veysi Aktaş'tan 'Umut ve Özgürlük' mitingine katılım çağrısı
09:16 19 Aralık'tan bugüne tecrit daha da derinleşti
09:16 Şanogel kuruldu: Sokağa ve halka ulaşmak istiyoruz
09:15 Rûbarêşîn ve Sergen dereleri HES kıskacında
09:08 Mereş'te 47 yıllık yara: Yüzleşin
09:07 Filozof Holloway: Rojava sistemdeki süper çatlaktır
09:01 İsviçre: Doğrudan demokrasi ilkesi esastır
09:00 19 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:44 PİRHA muhabiri Cihan Berk gözaltına alındı
08:18 26 şirkete eş zamanlı operasyon: Gözaltılar var
18/12/2025
23:22 DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı
22:33 İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil
21:44 Ayşe Şan, konser ile anıldı
21:12 Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi
21:06 Kuyu Tipi Cezaevleri paneli: Mekanın yarattığı şiddet rejimi
19:53 KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi
19:47 Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim
19:42 Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?
18:22 Denizli’de çocuk işçi yandı
18:20 Hakan Fidan, QSD'yi hedef aldı
17:47 Ebex’te Sima Semend Kadın Eserleri Kütüphanesi açıldı
17:44 Leyla Zana’ya yönelik ırkçı saldırı protesto edildi
17:39 Serhat Bölgesinde toplantılar son buldu: Tarafların imkanları eşit olmalı
17:30 Bahçeli: Abdullah Öcalan’a özgürlük mitingi ifade özgürlüğüdür
17:27 Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır
17:22 CHP'den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!
17:18 Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı
17:10 Akın Birdal: İşçi sınıfının ekmeği barıştadır
16:56 Ev baskınında polis, 5 yavrusu olan köpeği kurşunlayarak öldürdü
16:40 Gazeteci Aykol, 2 ay 4 gündür yoğun bakımda
16:30 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısı gerçekleştirdi
16:22 Bakanlık Kazanhan'ın katili için 1,5 yıl sonra kırmızı bülteni uyguladı
15:37 30 bin TL’lik zam teklifi geri çekildi
15:06 Qers Barosu’ndan ırkçı doktor hakkında suç duyurusu
15:04 Kadınlardan 'Kadın Mitingi'ne katılım çağrısı
14:56 Ayşe Şan mezarı başında anıldı
14:37 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşmesinin tarihi beli oldu
14:37 Dersim Gazeteciler Platformu kuruldu
14:36 CHP raporunu Meclis’e sundu
14:33 Çetin Arkaş: Barış olacaksa yapılanlarla yüzleşilecek
14:30 KESK: Emekçiler bu bütçeyi kabul etmiyor
14:03 DEM Parti Gençlik Meclisi üyesi kaçırılıp işkence yapıldı
13:43 Irkçı akademisyenden Kürtlere hakaret: Hakları kısıtlansın, çalıştırılmasınlar
13:00 Ahmet Türk’ten Bursaspor’a tepki: Bu tüm Kürtlere yapılan hakaret ve tehdittir
12:54 Türkiye’nin Suriye’de hedeflediği ‘üç’ şey
12:42 Barolardan Leyla Zana'ya küfre yaptırım çağrısı
12:02 Sincar davası bir kez daha mütalaa için ertelendi
12:00 Nazım ile Cihan’ın çektiği fotoğraflar sergilenecek
11:18 Asgari ücreti işveren belirleyecek: En yüksek oran yüzde 30
10:48 Efrin'de bir kadın işkenceyle katledildi
10:29 Kenanoğlu: 'Umut ve özgürlük' mitingi sahiplenilmeli
09:52 Fatma Bostan Ünsal: Yaşananlar konuşulmadan barışın toplumsallaşması mümkün olmaz
09:30 AHKEM işçileri: Tazminat ödememek için istifaya zorluyorlar
09:24 İzBB Başkanının gönderisine yorum yaptı, ücretsiz izne çıkarıldı
09:23 İHD Şirnex Eşbaşkanı: Barışın toplumsallaşması için cesur adımlar atılmalı
09:21 '10 yıl değil 100 yıl geçse de unutmayacağız'
09:20 Bir mezar mücadelesi: Oğlunun kemiklerini dördüncü kez gömdü
09:17 Zorlu kış şartlarında hayvancılık
09:15 İzBB işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı
09:13 Yönetmen Eskiköy: Sinema ve televizyon yoluyla toplumun kutuplaşmasına rıza üretiliyor
09:08 Ölüye Saygı İnisiyatifi: Barışın kalıcılaşması için mekansal hafıza konuşulmalı
09:04 Tutsağa işkencenin görüntüleri çıktı, bilirkişi işkenceyi raporladı
09:03 Yasaklı köyler petrol ve madene açılıyor
09:01 Belçika: Merkezi yönetim yerele karışmıyor, komüniteryen anlayış hakim
09:00 Kadınlar 2025’ten 2026’ya mücadeleyi devrediyor
09:00 18 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:47 ‘Uyuşturucu’ operasyonu: 4 gözaltı
17/12/2025
23:58 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
23:54 Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahüratlara tepki yağdı
23:06 Amed Büyükşehir Belediyesi'nden iddialara yanıt
22:25 Mersin ve İzmir'de eylem: S ve Y Tipi Cezaevleri kapatılsın
21:26 Hindistan’da hava kirliliği ‘aşırı şiddetli' seviyeye ulaştı
21:24 Hasta tutuklu yaşamını yitirdi
21:18 CHP raporunu yarın Meclis'e AKP de Erdoğan'a sunacak
21:08 İnsan hakları haftasının son eylemine polis ablukası
21:01 Mereş Katliamı 47'nci yılında: Kayıplarımızın mezar yerleri bulunsun
20:53 Afgan mülteciler zorla ülkelerine gönderiliyor
20:37 Gazze’de 17 kişi soğuktan yaşamını yitirdi
20:33 Başkurdistan’daki Marksist grup üyelerine ağır ceza
20:27 Amed'de Ayşe Şan için anma
20:20 Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi: Savaş bütçesiyle militarizm kuşatılıyor
20:11 Ahmet Özer: Süreç için herkese düşen sorumluluklar var
19:52 Ankara'da kadın cinayeti
19:38 KHK eylemi: Hukuksuzluklar son bulana kadar mücadelemiz sürecek
19:31 'Leyla Zana'ya yönelik ırkçı sloganlar kabul edilemez'
19:27 Okulda çocuklara silahlı araçlar tanıtıldı
18:48 Komisyondan rapor için ‘yazım ekibi’ kararı
18:40 Cenevre’den çağrı: 'Umut hakkı' derhal uygulanmalı
18:14 Arkaş: Artık Kürtlerin varlığı inkar edilemez
18:07 Görüşme sona erdi: Kanun teklifinin çerçeve metni Meclis'e sunulacak
17:52 Kızını ve torununu katleden Keskin’e ağırlaştırılmış müebbet
17:49 Veysi Aktaş: Mücadelemiz norm dışı devlete karşıdır
17:43 Avukat Suna Bilgin’e 6 yıl 3 ay hapis cezası
17:12 Arhavi’deki çevreciler: Mücadelemiz devam edecek
16:34 Kurtulmuş ve siyasi parti koordinatörlerin görüşmesi başladı
16:31 Dilan Karaman İnceleme Komisyonu: Bilgiler titizlikle derleniyor