'Siz bunların haberini mi yapıyorsunuz?'

img

Fatih Polat *

Mesleki bir dayanışma çalışması olarak bir grup gazeteci arkadaşımızla başlattığımız "Haber Nöbeti" kapsamında bulunduğum Diyarbakır’da, görev yaptığım kurumlardan biri de Dicle Haber Ajansı (DİHA) idi. 10 Şubat 2016 sabahı DİHA’nın merkez bürosunda yapılan toplantının ardından, ajansın Diyarbakır Bürosu muhabirlerinden sevgili Şerife Oruç ile haber takibi için Sur’a doğru yola koyulduk. Şerife üniversitede sosyoloji bölümünde okuyordu ve 3 yıldır DİHA’da muhabirlik yapıyordu. Gazeteciliği çok seviyor ve Diyarbakır’ı, gittiğimiz Sur'u da iyi biliyor. Sur’a geldiğimizde polisin barikatıyla karşılaştık. Sur’a giren de, çıkan da tek tek aranıyordu.  
 
POLİS İLE GAZETİCİLİK ÜZERİNE
 
Ben geçerken bir polis çantamı görmek istedi. Gazeteci olduğumu söyledim. Çantama baktı, ancak kimlik sormadan "tamam" dedi. Geçtim ve Şerife’yi beklemeye başladım. Şerife’yi arayan kadın polis memurunun onu hemen bırakmaya niyeti olmadığı her halinde belli oluyordu. İnce bir arama yaptı. Küçük not defterini incelerken şu cümleye takıldı: “Devletin Kürt halkına karşı işlediği suçların hesabını soracağız”. Cümle ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’ya aitti. Polis, bu cümle nedeniyle Şerife’ye sordu: “Siz bunların haberini mi yapıyorsunuz?”
 
O arada onu beklerken çelik yelekli bir polis bana döndü: “Siz neden bekliyorsunuz?” Şerife’yi göstererek yanıt verdim: “Arkadaşımı bekliyorum, birlikte haber izleyeceğiz.” Belli ki böyle diyalogları sevmiyorlardı. Basın kartımı ve kimliğimi istedi. O aralar hala sahada işe yarayan sarı basın kartımı ve kimliği çıkartıp uzatırken, rahatlığımı bozmamaya çalışarak: “Prosedür ne ise yapalım ama bizim haber izlememiz lazım.”
 
İkimizin kimliklerini de alan polisler bir süre aralarında konuştuktan sonra telsizle bir yerlere bir şeyler sordular. Sonra kimliklerimizi uzatarak, hoşnutsuz bir edayla; “Geçin” 
 
1990’lı yılların ortalarından itibaren Diyarbakır’a haber için gelirim ama Şerife, Sur’u benden daha iyi biliyordu. Birlikte haber izledik ve büroya dönüp yazdık.
 
Sur’un girişinde Şerife’ye çıkarılan bu güçlüğü not ettim ve yazdım. Aradan geçen zaman içinde KHK ile kapatılan DİHA’nın ve ardından da Mezopotamya Ajansı’nın haberlerini takip ederken, ajanstan arkadaşlarla da çeşitli vesilelerle görüşüyorduk.
 
Şerife Oruç, özellikle bölge illerinde Kürt gazetecilere karşı sistematik hale gelen baskıları yaşayanlardan biriydi. Tutuklandı. 2 yıl tutuklu kaldıktan sonra 10 Temmuz 2018 günü tahliye edildiğinde şu kısa açıklamayı yaptı: “2 yıl aradan sonra yeniden gazetecilik yapmak için yoluma devam edeceğim. Ne kadar baskı altına alınsak da biz gerçekleri dile getirmeye devam edeceğiz.” 
 
TEVAZUYLA KARARLILIĞIN BİLEŞİMİ
 
Şerife kendisiyle aynı kentte ya da komşu kentlerde gazetecilik yaparken 1990’lı yılların başlarından itibaren derin devlet, JİTEM, Hizbul-kontra saldırılarıyla katledilen meslektaşlarının kendisine yüklediği sorumlulukla bunları söylüyordu. Tevazuyla kararlılığın birleşimi olan insanlardan biri olarak.
 
Bu yazıyı yazmak için bilgisayarın başına oturduğumda MA’daki arkadaşlardan Şerife’yi sordum. Şu anda yurtdışında olduğunu söylediler. Ağır ceza tehdidi altında, ülkede mesleğini yapma sınırları daraltılan birçok başka meslektaşımız da, AKP’nin "çözüm masasını devirme" sürecinden sonraki baskı mekaniğinin bir sonucu olarak yurtdışına çıkmak durumunda kaldılar. Bazıları yurtdışına çıkış yasağı konmuş olduğu için riskli yolları aşarak gittiler. 
 
DİHA muhabiri Nedim Türfent’in, büyük baskılar uygulanarak aleyhine ifade vermeye zorlananların mahkeme önünde bunu itiraf etmiş olmalarına rağmen Mayıs 2016’tan beri Van Cezaevinde tutuklu olması ise, bu cenderenin diğer ihtimali olarak gözümüzün önünde duruyor. Bir başka DİHA muhabiri Ziya Ataman da 11 Nisan 2016 tarihinden beri tutuklu. Van M Tipi Cezaevi’nde tutulan Ataman’ın bağırsakları iflas etmiş olmasına rağmen, tahliye talebinin reddedildiğini de bir kez daha hatırlatalım.
 
Davası olmayan DİHA muhabiri de istisnadır. 
 
Bizim kuşakların tanıklık ettiği dönemde Kürt gazeteciler üzerindeki baskıların hafiflediği dönemler sınırlıdır. Devletin Kürt politikasının kısa aralıklar hariç "terörle mücadele" denklemi içinde sürmesi Kürt gazeteciler üzerindeki baskı sistematiğinin zemini oluşturuyor. Denklem böyle kurulunca örneğin aleyhine, aralarında dişleri sökülerek, kafalarına silah dayanarak yalancı tanıklığa zorlanmış 20’den fazla kişinin mahkeme önünde itirafta bulunup bu ifadeleri geri çekmelerine rağmen Nedim Türfent’in neden hala hapiste tutulduğunu sormak da, bu denklemi anlamaktan uzak bir şaşkınlık haline dönüşüyor. Kuşkusuz bu denklemi görmek ve anlamlandırmanın da çare üretemeyince kabullenmeye meyleden bir sonucu da olmuyor değil. Tam bu nedenle "şaşırma" ve itirazın sürekliği bu ülkede sonuç almak için elzemdir.
 
Kürt gazeteciler ve bugün MA ile devam eden 20 yıllık ajans pratiği söz konusu olduğunda bu baskıları atlayarak söz söylemek mümkün değil. Ancak sözü burada bırakmak da, bu baskılar karşısında gazetecilikte ısrar etmeye devam eden Kürt meslektaşlarımıza karşı ciddi bir haksızlık olur.
 
O HABERLER OLMASAYDI…
 
DİHA’nın deneyimli isimlerinden Abdurrahman Gök’ün 2017 yılında Diyarakır Newrozu’nda 23 yaşındaki üniversite öğrencisi Kemal Kurkut’un polis kurşunuyla can verdiği anı belgeleyen kareleri olmasaydı, Diyarbakır Valiliği’nin olayın hemen ardından yaptığı açıklama gerçekmiş gibi muamele görebilecekti. O kadar açık kanıtlara rağmen polisler korunurken, meslektaşımız ve arkadaşımız Abdurrahman Gök’ün yargılanıyor olması da yine iktidarın, devletin Kürt sorununa dair politikası içinde anlam buluyor.
 
Cemil Uğur’un Van’da "helikopterden atılan köylüler" haberi, Ahmet Kanbal’ın kayyumların yolsuzluklarına dair risk alarak ısrarlı bir fikri takip ile sürdürdüğü haberler, 20 yıllık ajans deneyimi sürecinde meslektaşlarımızın imza attıkları önemli işlerden sadece birkaçı. DİHA, MA muhabirlerinin ülkenin gündemine soktuğu haberlere dair bir tarama yapılsa eminim epey uzun bir liste çıkar.
 
MERKEZ, ALO MERKEZ…
 
Bu 20 yıllık gazetecilik deneyiminin "merkez" ile ilişkisine dair de bazı notlar düşelim. Bugün artık çökmüş olduğu için tırnak içinde kullandığımız "merkez"deki bazıları Kürt sorununa dair haberlerde MA’dan ya da geçmişte DİHA’dan yararlanmış olsa da, bunu dolaylı biçimlerde yapmayı tercih ettiler. Devletin güvenlik konseptinin basıncına maruz kalmamak için olabildiğince mesafeli biçimde. Yoksa bu ajansa abone olmanın maliyeti onlar açısından bir küsurattır en fazla. Bu mesafeli ilişki çoğu zaman haberi kaynak göstermeden, muhabir emeğini ezerek ve ajansın varlığının üzerinden atlayarak yapılır. Bunun bir başka türü ise, o haberi görüp kullanan "algının" kaynak göstermeye gerek görmeyecek kadar farklı bir dünyada duruyor olmasının sonucudur. 
Artık 20 yıllık bir geçmişe sahip bu ajansın başlangıç süreçlerinde maruz kaldığı bir başka muamele ise, "merkez medya"da insan hakları haberleri yapan muhabirlerin, bu ajansta gördükleri haberi, sanki daha önce yapılmamış gibi, üzerine bir iki görüşme ve arkasına bir iki arşiv bilgisi ekleyerek kendi imzasını çakarak "mal etme" yöntemidir. Bu yöntem de az can yakmadı.
 
GELELİM İĞNE-ÇUVALDIZ MESELESİNE
 
Şimdi gelelim iğne-çuvaldız meselesinde bizim tarafa dair atlanmaması gerekenlere. Gazeteciliğin sadece "merkezde" yapılabilir ve orada başlayıp biten bir meslek olduğu iddiası, benim açımdan hükümsüz, neoliberal bir tevatür olduğu için, bu iddia ile bu yazıda geniş yer tutacak bir polemiğe gerek yok. Ancak merkezde yaşanan büyük çöküş karşısında, nasıl bir basın alanının içindeyiz ve o alan içinde "bizim" taraf nasıl bir pratiğe sahip? 
 
Siyasal alana uzunca bir süredir damgasını vuran kutuplaşmanın, iktidar medyasını bilgi dahi bulmakta zorlandığımız kaba bir propaganda ve ajitasyon sahasına dönüştürdüğü yadsınamaz. 
 
Peki bu kutuplaşma sürecinin dolaylı yansımaları iktidar medyasının karşısındaki alanda hiçbir tahribata yol açmadı mı? Bir süredir, kendi gazetecilik pratiğimizi değerlendirirken, bu kutuplaşma sürecinin gazetecilik reflekslerimizi ters yönde provoke ederek bizi teşhire dayalı bir alana hapsetme riskini atlayamayacağımızı düşünüyorum. "Hesaplaşma" ve "teşhir etme" motivasyonunun şaha kalktığı böylesi bir dönemin etkileri, gerçekle kurduğumuz ilişki hiç bozmamış mıdır? 
 
Ulaştığımız çarpıcı bir bilgiyi çek etmeyi düne göre daha kolay ihmal edilebilir görme ihtimalimiz yok mudur? Ya da hiç mi yoktur? Bu soruları çoğaltabiliriz. Gazeteciliğin itildiği bu bataklıktan kendisini yenileyerek çıkabilmesi için, iktidarın denetimine boyun eğmeyen gazeteciler olarak bizlerin de yüzleşmemiz ve aşmamız gerekenler konusunda sorumluluklarımız olduğu sanırım yadsınamaz. 
 
Burada bağlarken Apê Musa’nın torunlarının, Kürt sorununa dair gerçekler başta olmak üzere, halının altını süpürülmek istenen bir sürü meseleyi görünür kılmak konusundaki cesaretini ve ısrarını selamlıyorum. 
 
* Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni

Diğer başlıklar

22:54 Irak seçim sonuçları açıklandı
22:33 'Türkiye Kadınlar ve çocuklar için cehenneme dönüştürüldü'
22:25 Kayyımın işten çıkardığı işçiler 104 gündür direniyor
21:38 Irak seçimlerine katılım oranı yüzde 56,11 oldu
21:05 Antalya’da bir polis evli olduğu kadını ve kızlarını katletti
21:00 İmamoğlu: Temelsiz davalarla hedef alındık
20:55 31 yıldan sonra tahliye edildiler: Daha kararlı bir sesin çıkması gerekiyor
20:42 Mereş depreminde yıkılan Hacı Ömer Apartmanı Davası görüldü
19:32 Erdoğan ve Bahçeli bir araya geldi
19:27 Ordu’da maden ocağında çalışan şoför yaşamını yitirdi
19:20 KHK eylemi 346'ıncı haftasında: Direnişimizi sürdürüyoruz
19:11 SES İstanbul Şubeleri: 2026 yılı bütçesi toplumsal gerçeklikten kopuk
19:06 Uluslararası Af Örgütü: Milyonlarca insan ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya
19:03 Kadınlardan Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu
18:28 Muhalefetten, katledilen kadınların fotoğrafları ile iktidara yanıt
18:13 Akdeniz’de 5.4 büyüklüğünde deprem
18:08 Ahmet Özer: Barış sürecinin ruhu demokrasiyi gerektiriyor
17:52 RTÜK’ün yeni üyeleri seçildi
17:42 Eş Genel Başkanlar: Barış sürecine zarar veren Mızraklı kararı derhal geri alınmalı
17:39 31 yılın ardından 3 tahliye, 2 engelleme
17:33 Delal Gencer davasında azmettiriciye beraat, faile iyi hal indirimi
17:27 Özel: Ekrem başkan, 'iddiaları çürütmek için gün sayıyorum' dedi
17:21 Eğitim Sen: Hizmet içi eğitim anlayışı oluşturulmalı
16:43 Bütçenin sadece yüzde 1.2'si kadınlara ayrıldı
16:33 ‘Erkek egemen anlayış kalkıncaya kadar mücadelemiz sürecek' YENİLENDİ
16:31 DEM Parti’den tahliye engeline tepki
16:13 Kadınlar 'Barış ve Özgürlük Kürsüsü'yle taleplerini dile getirecek
15:44 Aykol'un tedavisinde ek ilaçlara geçildi: Hayati tehlike sürüyor
15:43 Mızraklı’nın ‘tahliye talebi’ ikinci kez reddedildi
15:40 Torbalı patlaması davasında karar verildi
15:35 HDK Kadın Meclisi: 25 Kasım'da Türkiye'nin her yerinde alanlarda olacağız
14:21 Erdoğan ve Bahçeli bir araya gelecek
14:01 ‘Çevre davalarında harçlar devlet tarafından karşılansın’
13:50 Gazeteci Sevda Perihan Erkılınç hakkında tahliye kararı verildi
13:39 Ankara sokaklarından bütçe tepkisi
13:36 Akdeniz’de 5.2 büyüklüğünde deprem
13:00 İmamoğlu: İddianame baskıyla dizip bağladığınız yalanlardan ibarettir
12:57 Irak seçim sonuçlarının anlattıkları
11:11 Tehdit edilen kadın intihara sürüklendi
10:36 Kalkan: Süreçte ikinci aşamaya geçme yönünde çaba var
10:30 Hopa eski belediye başkanı: Süreçte Karadenizliler de aktör olmalı
10:11 Arzu Yılmaz: Türkiye Şam’da, Kürtlerin etkisini azaltma noktasında başarısız oldu
10:05 Ölen işçinin kardeşi: Denetime gelen zabıtalar bir koli parfüm alıp gidiyordu
10:04 Aydın'da şüpheli kadın ölümü
10:00 Komün nedir, Kürdistan’da nasıl inşa edilir?
09:55 Türkiye Suriye’den çekilmiyor, yeni üsler hedefliyor
09:48 Pişmanlık dayatmasını kabul etmeyen tutsağın tahliyesine üçüncü engel
09:42 Amerikalı sosyolog: Öcalan'ın yeni analizi etkileyici, benzeri olmayan bir durum
09:28 İzmir'de 25 Kasım çağrısı: Kadınların tek kurtuluşu birlikte mücadele
09:26 Şeker pancarı üreticileri: Gittikçe batıyoruz
09:25 Bulancak madene teslim edildi: Yaşam alanları tehdit altında
09:20 Teşhir ve etiketleme değil, çözüm dilde ve bağ kurmada
09:17 Kolombiya’da eski FARC üyelerine yönelik saldırı: 25 ölü
09:09 Eren: Negatif barıştan pozitif barış sürecine geçilmeli
09:00 12 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:41 Bakan Güler: Düşen uçaktaki 20 asker yaşamını yitirdi
11/11/2025
23:30 Riha’da düğüne silahlı saldırı: 1 çocuk yaşamını yitirdi
23:10 Salih Muslim: Türkiye’nin 10 Mart Anlaşmasını kabul ettiğini varsayabiliriz
23:03 16 barodan CHP açıklaması: Halkın iradesini savunacağız
22:58 HTŞ, DAİŞ’e Karşı Uluslararası Koalisyon’a katıldı
22:47 Mazlum Abdî'den Trump-Şara görüşmesi açıklaması
22:24 Şam güçlerinden Süveyda’ya dron saldırısı
22:12 Dilovası'ndaki iş cinayetinde 7 tutuklama
22:03 Kadınlardan Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu: Münferit değil katliam
21:58 CHP MYK, İBB iddianamesi gündemiyle toplandı
21:53 Başsavcılıktan CHP'ye dair haberlere ilişkin 'dezenformasyon' açıklaması
21:43 Çalışma Bakanlığı'na tepki: Patronları koruyor, işçi lehine somut bir adım yok
21:09 Pasûr'daki iş cinayetine dair 4 gözaltı
21:07 Bütçe görüşmelerinde 'ekonomi' tepkisi: Neden her gün 6 işçi yaşamını yitiriyor?
20:58 Pasûr'da yaşamını yitiren 3 işçinin cenazesi defnedildi
20:52 Öğrencilerden Rojin Kabaiş eylemi: Susmayacağız
20:32 Mûş Belediyesi'nden 'Kadın Dostu Kentler' programına ev sahipliği
20:28 'Trafik kurallarını ihlal' iddiasıyla darp edilen yurttaş gözaltına alındı
20:25 DEM Parti Eş Genel Başkanları'ndan askeri uçak kazasına dair açıklama
20:02 Dêrsim’de 16 Kasım’da yapılacak mitinge çağrı
19:59 MSB: Kaza yapan askeri uçakta 20 personel bulunuyordu
19:43 Kayıp çocuğun cenazesi bulundu
19:23 KESK'ten Dilovası ve Pasûr’daki iş cinayetlerine tepki
19:17 Yaşamını yitiren 3 HPG’linin taziyesine ziyaret
19:01 Irak seçimlerinde genel oylama sona erdi
18:52 Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında tahliye kararı
18:29 Komisyon toplantısı düşen uçak nedeniyle ertelendi
18:14 Özgür Özel’den iddianame ve kapatma istemine tepki
17:47 Pasûr'da yaşamını yitiren kişi sayısı 4'e yükseldi
17:39 MHP’li Yıldız: İmralı ziyareti her zaman gündemde
17:32 Kezban Konukçu: AKP iktidarında 40 bin işçi hayatını kaybetti
17:29 25 Kasım etkinlikleri: Barış umuduyla mücadelemizi büyütüyoruz
17:21 Gerok Ma'nın 'çocuk atölyesine' yoğun ilgi
17:16 Temel Conta işçilerinin davasında karar çıkmadı
17:15 Kurtulmuş ve siyasi parti koordinatörleri görüşmesi başladı
17:10 Elbak’ta ‘Sosin Kadın Dayanışma Merkezi’ açıldı
16:35 Lokman Ürün’ün taziyesine ziyaret: Mücadelesini yaşatacağız
16:34 Özel'den yangın açıklaması: Denetim için ayak sürüyenler var
16:33 Fabrika yangında 5 kişi daha açığa alındı
16:20 Partilerin RTÜK üyeleri yarın seçilecek
15:47 Savunma Bakanlığı: Bir kargo uçağımız düştü
15:37 Yargıtay’a CHP’nin kapatılması talebiyle başvuru
15:32 İHD: Wan'daki ajanlaştırma ihlallerini sonlandırın
15:15 İBB ‘yolsuzluk’ soruşturmasında iddianame tamamlandı
15:14 İHD: Mêrdîn’de 10 ayda 53 intihar iddiası ile şüpheli ölüm vakası yaşandı
14:45 İHD'den hasta tutsak Hatice Onaran için Meclis'teki partilere mektup
14:42 Gazeteci Perihan Sevda Erkılınç’ın davasına çağrı
14:36 YJA-Starlı Hasibe Karataş'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:35 SES'ten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesine tepki
14:29 Yangında kurtulan işçi: Ürün yapılmıyordu, son zamanlarda yapılmaya başlandı
14:19 Pasûr’da ölü sayısı 3’e yükseldi
14:10 Emekliler: İnsanca yaşamaya yetecek maaş
13:57 Gazetecinin diyetine aykırı yemeği reddetmesi 'örgütsel tavır' kabul edildi
13:43 ‘İşçi katliamlarına karşı susmayacağız’
13:35 Sincan Cezaevi'nde tutsakların tedavileri engelleniyor
13:19 Pasûr’da köprü iskelesi çöktü: 2 işçi öldü, 4 yaralı
13:14 6 kişinin öldüğü yangınla ilgili 11 kişi adliyeye sevk edildi
12:44 Tülay Hatimoğulları: Komisyon gecikmeksizin İmralı’ya gitmeli
12:40 DEM Partili belediyeler: Kadın öncülüğünde eşit yaşamı kuracağız
12:35 İzmir'de sağanak su baskınlarına neden oldu
12:01 Kapalıçarşı soruşturması: 76 kişi gözaltında
11:37 Bahçeli: Süreçte sona yaklaşıldı
11:14 Şara ile Beyaz Saray'a giden Fidan: Pozisyonlarımızı ortaya koyduk
11:06 Numan Kurtulmuş grup başkanvekilleriyle görüşecek
10:46 İBB iddianamesi bekleniyor: Akın Gürlek açıklama yapacak
10:45 İzmir'de işçiler 3 aydır ödenmeyen hakları için eylemde
10:19 Suriye'den açıklama: QSD'nin entegrasyonu konusunda anlaşmaya varıldı
09:19 İşsizlik artışta etkili, belediyeler kayıtsız: Böyle mi mücadele edilecek?
09:13 Beylikova’da NTE’ye su var, patatese yok
09:12 Uyuşturucu artık ilkokul kapılarında: Mücadele yetersiz
09:11 'Kürtçeye statü tanınmazsa entegrasyondan bahsedilemez'
09:09 Halk sağlığı uzmanı: Barışın inşa aktörleri olmalıyız
09:08 Tekirdağ’da Kürtçe, devlet kurumlarının tehdidi altında
09:04 Araştırmacı Şilan Bingöl: Kalıcı barış için ‘ölümlerle’ yüzleşmek gerekiyor
09:03 İsrail, Filistinlilere ‘idam’ cezası getiren tasarıyı oyladı
09:00 11 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:54 Irak seçimlerinde oy verme işlemi başladı
08:14 22 kentte sağanak yağış uyarısı
08:00 Akdeniz'de 4.9 büyüklüğünde deprem
10/11/2025
23:59 Ankara'da öğrencilere polis engeli
23:58 Ekvador'da bir cezaevinde 27 tutuklu ölü bulundu
21:47 Sındırgı'da 4.9 büyüklüğünde deprem
21:44 ESP'den çağrı: Tutuklanan 13 arkadaşımızın yanında olalım
21:33 TFF, bahis oynayan bin 24 futbolcuyu açıkladı
21:27 Şara Beyaz Saray'da: Suriye'ye yönelik Sezar yaptırımları askıya alındı
20:34 ABD, Doğu Pasifik’te iki tekneyi vurdu: 6 kişi öldü
20:30 İsrail’den Lübnan’a yeni hava saldırıları
20:21 İran'da kuraklık, barajlarda su kalmadı
20:17 Kayyımın işten çıkardığı işçiler 103'üncü günde adliye önünde
20:12 Nijerya’da DAİŞ ve Boko Haram çatışması: 200 ölü
19:59 Yangından kurtulan işçi: İş güvenliği yoktu
19:53 Emin Güler tahliye edildi
19:31 Semsûr'daki istismar davasında ceza talebi
19:10 Amed ve Ankara'da yangın protestosu: Vahşet döngüsüne karşı mücadeleye çağırıyoruz
19:01 Sındırgı'da bir deprem daha