Suluca 1 Nolu Cezaevi’nde neler oluyor? 2025-11-27 09:17:24 AMED - Suluca1 No’lu cezaevindeki ihlalleri yazdığı mektupla aktaran tutsak Mehmet Emin Ado, “7/24 kamerayla izleniyoruz, dar odalarda 3 kişi tutuluyoruz” dedi.  Adana Suluca 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutsaklara yönelik hak ihlalleri artarak devam ediyor. Artan hak ihlallerine dair cezaevinde tutsak bulunan Mehmet Emin Ado, ajansımıza mektup gönderdi. Sözlerine Kürt sorununun çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi için yürütülen, Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin önemine değinerek başlayan Ado, yürütülen süreci cezaevinde ağır tecrit koşullarda takip etmeye ve destek olmaya çalıştıklarını vurguladı.     Ado mektubunda devamla şunları söyledi: “Ancak süreç karşıtı kişilerin olduğunu da biliyoruz. Baskıların hep olduğu alanların başında zindanlar geliyor. Buradaki cezaevi idaresi de adeta süreç karşıtlığı yaparak çeşitli keyfi uygulamalar yapmaktadır. Bunlardan bazılarını sıralayacak olursak;   * Bizi DAİŞ ve FETÖ’cülerin olduğu yere almışlar, bazı arkadaşlarımızı da DAİŞ, FETÖ yada adlilerin olduğu yereler koymuşlar. Bu durum provokasyon için zemin oluşturmaktadır. Karıştır-barıştır, karıştır-çalıştır politikası uygulanmaktadır.    * Bulunduğumuz hücrelere-odalara kamera yerleştirip 7/24 bizi gözetliyorlar. Özel-mahremiyet alanı diye bir alan bırakmamışlar. İçeride bulunan kameranın görmediği yer yok. En insanı (Banyo-tuvalet) ihtiyaçlar bile yerine getirilemiyor. Çünkü kamera gözetiminde kalıyoruz. Yataklar kamera ile izlenmektedir.    * Yerleştirildiğimiz oda 3 kişilik diye tabir ediliyor. Ancak bu yer iki adet tekli hücrenin birleştirilmesiyle oluşturulmuş, 3 adet demir ranzanın yerleştirilmesiyle yapılmış, tek katlıdır, havalandırması yok, pencerenin önü tel örgüyle kapatılmış, pencerenin tek kanadı açılabiliyor. İçeride egzersiz, spor yapabilmek için iki adımlık bir yer bile yok. Kafes, kümes gibi daracık yerde günün 23 saatini 3 kişi ‘ölüm’ odaları ‘kuyu tipi’ gibi diye tabir edebileceğimiz bir odada geçiniyoruz. Günde sadece 1 saatliğine oda FETÖ, DAİŞ’lilerin ve adlilerin kullandığı bir havalandırmaya çıkarılıyoruz. Sosyal-sportif faaliyeti adına sadece 2 saatlik bir sohbet ve 1 saatlik spor dışında hiçbir şey yok.    HASTA TUTSAKLAR   * Yanımızda yaşlı ve ağır hasta durumunda bulunan arkadaşlarımız; Celal Ercan, Fevzi Arslan, Hacı Alağaş ve Nureddin Polat var. Cezaevinin mimari yapısı durumları için çok ağır. Kaldı ki bu arkadaşların Cezaevinde tutulmaları bile hiçbir vicdana sığmıyor. Ve şuandaki koşullar sağlıklarını daha da kötüleştirmiştir.    KAMUOYUNA ÇAĞRI   * Hastaneye gidişlerde ağız içi araması, ayakkabını kendin çıkarıp yere vurma dayatması dolayısıyla hastaneler gidemiyor ve gidince de kelepçeli muayene dayatması sonucu tedavi olma haklarımız engelleniyor. Tüm bunları idareye aktardık, şimdiye kadar çözüm adına bir adım atılmamıştır. Yine kameranın üzerini örttüğümüzden dolayı disiplin soruşturmaları açılmış bulunuyor. Yine bu süreçte kameranın üzerini örtüğümüzden bu yana oda aramalarında adeta provokasyon çıkarmak için odanın altı üstüne getiriliyor, eşyalar dağıtılıyor. Bu durumun düzeltilmesi ve çözüm bulunabilmesi için tüm kamyonunu duyarlılığa davet ediyoruz.”     ‘BASKI ARTTI’   Yaşanan ihlallere tepki gösteren Mehmet Emin Ado’nun kardeşi Ayşe Yıldırım, Suluca’da siyasi tutsakların bulunduğu koridora, DAİŞ, FETÖ ve adli tutsakların konulduğunu söyledi. Farklı suçlardan tutuklanan tutsakların siyasi tutsakları akşamları rahatsız eden durumlar sergilediğini ifade eden Ayşe Yıldırım, “Şuan tutuldukları küçük odalarda 3 kişi kaldığı için alanın dar olmasından kaynaklı ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. 7/24 kullandıkları tüm alanlar kamera kayıtlarıyla izleniyor, çok fazla baskı uygulanıyor, yemekler kötü çıkıyor. Bu doğrultuda itiraz edilince de, ‘süreç burada böyle yürütülüyor, ister kabul edin ister etmeyin’ şeklinde yanıtlar veriliyor. Son 1 aydır abim bu durumdan çok şikayetçi. Daha önce tutsaklar tek kişilik hücrelerdeyken böyle bir yönelim yoktu. Daha sonrasında 3 kişi aynı odaya alındıktan sonra baskı ve izlenim arttı. Cezaevi idareleri tarafından tutsaklar sürece zarar verecek bir tutum sergilesin diye büyük bir yönelim var. Tutsakların alındığı odalar ise hala inşaat halinde olan odalar. Odaların bakımı tamamlanmamış. Kişisel bakımlarını bile yapmıyorlar” şeklinde tepki gösterdi.     ‘İHLALLER SON BULSUN’   Tutsakların ve ailelerin barış sürecine inandığını ve buna sadık kalmaya çalıştıklarını vurgulayan Ayşe Yıldırım, “Bizler artık cezaevi idaresinin süreci bozmaya çalıştığını düşünüyoruz. Çünkü tutsaklar üzerinde büyük bir baskı yapılıyor. Biz bu sürece inanıyoruz ve güzel sonuçlar doğurmasını temenni ediyoruz. Eğer bizlerin sürece tam anlamıyla inanmamızı istiyorlarsa bu baskıların bitmesi gerekiyor” dedi. Ayşe Yıldırım, tutsaklara yapılan bu ihlallerin son bulmasını istedi.   MA / Heval Önkol