‘Satılıktır’ afişi örgütsel pankart sayılıp tutuklandı 2025-10-27 09:29:16   İSTANBUL- 30 Eylül’de gözaltına alınıp tutuklanan ve emlakçı Mecit Şahinkaya’nın “satılıktır” “kiralıktır” pankartları örgütsel afiş, ablasına gönderdiği para ise “örgüte yardım” olarak görüldü.     Mecit Şahinkaya, 30 Eylül’de İstanbul’un Sultangazi ilçesinde bulunan Gazi Mahallesi’nde gözaltına alınıp 3 Ekim’de “örgüte yardım etmek” ve “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklandı. Gazi Mahallesi’nde emlakçılık yapan Şahinkaya’nın iş için kullandığı “satılıktır”, “kiralık” pankartları “örgütsel afiş” olduğu iddia edilirken, ablasına gönderdiği para ise “örgüte yardım” olarak öne sürülüp tutuklamaya gerekçe yapıldı.   Şahinkaya’nın 2024 yılında uzun bir tutukluluğun ardından tahliye olduğu bilgisini paylaşan avukatı Görgün Danacı, “Daha sonra yaşamını geçirdiği Gazi Mahallesi’ne geri dönmüştür. Gazi Mahallesi politik bir mahalledir. Ama Mecit, özellikle uzun hapishane sürecinden sonra kendi yaşamında evlenip iş hayatında olan bir kişidir. Daha sonrasında 2024 tarihinde hakkında bir soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmada herhangi bir somut veri olmamasına rağmen ablasıyla olan görüşme kayıtları, kuzeniyle olan görüşme kayıtları ve iş sebebi ile yaptığı görüşme kayıtları birer suç delili gibi karşısına çıkartılıyor. Ve yine bu dönemde ablasına gönderdiği para havalesi suç olarak sayıldı” diye belirtti.     ÖRGÜTSEL PANKART    Şahinkaya’nın emlakçı olduğunu ifade eden Danacı, “Mecit emlakçı olmasından dolayı satılık ya da kiralık olan taşınmazlara gayrimenkul emlak şirketinin afişini, pankartını asmaktadır. Bunlarla ilgili müşterileriyle konuşmaları ayıklanarak, sanki asılan pankart ya da afişlerin ‘örgütsel’ bir pankart gibi olduğu değerlendirilip dosyasına sunulmuştur. Aslında bu tapelerin tamamı dinlendiği ya da okunduğu takdirde, bunların bir iş görüşmesi olduğu, bir gayrimenkul alım satım ya da kiralamasına ilişkin olduğu kolaylıkla ortaya çıkabilecek durumdadır” dedi.   'TAHLİYE EDİLMELİ'   Şahinkaya’nın ablasıyla görüşmesinin de “örgüt üyeliğine” delil yapıldığını vurgulayan Danacı, bunun nedeninin ablası hakkında daha önce “örgüt üyeliğinden” soruşturma olmasından kaynaklı olabileceğini kaydetti. Danacı, devamla şunları kaydetti: “Yine kuzeni tarafından düğün hediyesi olarak Mecit’in düğün tarihinde göndermiş olduğu 2 bin liralık para havalesi de ‘örgüte maddi yardım’ olarak değerlendirilmiştir. Soruşturma bunlar üzerine kurulu, yani ekstradan bir soru sorulmamış Mecit’e. Tabii ki Mecit’in yaşadığı alan Gazi Mahallesi politik bir mahalledir. Yıllardır kendini bunun üzerinden var etmiş bir mahalledir. Ve çeşitli müşterileri arar, arayabilir. Bunlarla ilgili kafesinde ya da emlakçılık bürosunda görüştüğü insanlar müşterileriydi ve müşterileriyle herhangi bir adli sicil ilişkisine de girebilecek durumda değildir. O yüzden Mecit’in karşılaştığı hukuksuzluk ve bu maddi hatalar, bu ceza yargılamasının konusu dahi olmayacak olan delillerin muhakkak ki bir sonuca varması ve tahliye edilmesi konusunda bir karar alınması gerekiyor.”   Şahinkaya’nın uzun süre Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde kaldığını belirten Danacı, “Mecit’in bu yargılamalar neticesinde artık tutukluluk durumunun devam etmemesini istiyoruz. Tahliye edilmelidir ve hakkındaki soruşturmanın da derhal kapatılmalıdır. Hepimiz bir gün kapımızda şube polisleri ile karşılaşabiliriz, hepimiz tutuklanabiliriz. Toplum olarak bu tarz hukuksuzlara kesinlikle müsaade etmememiz gerekiyor. Bunun bir mücadele hattı olması gerektiğine inanıyorum. Mecit’in de benzer şekilde tutuklu olan ya da siyasi görüşlerinden dolayı, politik kimliklerinden dolayı tutuklu olan tüm insanların serbest bırakılması talebimizdir” ifadelerini kullandı.     ‘İTİRAZLARIMIZA DEVAM EDECEĞİZ’   Tutukluluk itirazlarının reddedildiğini de dile getiren Danacı, “Ne yazık ki çok kısa, gerekçesiz bir karardı. Yine Sulh Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararda gerekçesiz bir karardı. Tamamen polisin ifadesindeki kayıtları kopyalayıp yapıştırıp bunu bir tutuklama gerekçesi haline getirmişler. Hukuki bir değerlendirme, hukuki bir tartışma yok. Tutukluluk gibi ağır bir yaptırım. Ancak hiçbir hukuki tartışma yapılmamış. Ama itirazlarımıza devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.   MA / Ömer İbrahimoğlu