Yürüyüş çağrısı: Halk tecridi kırabilir 2022-12-07 09:08:21 WAN - PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan haber alınamaması üzerine Amed ve Wan’da tecride dikkat çekmek için yapılacak kitlesel yürüyüşlere katılım çağrısı yapan siyasi parti ve kurum temsileri, “Halkımız bu yürüyüşe katılarak tecridi kırabilir” mesajı verdi.  İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağırlaştırılmış tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 20 ayı aşkın bir süredir haber alınamıyor. Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Barış Anneleri Meclisi, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ilişkin 11 Aralık’ta Amed’de, 12 Aralık’ta ise Wan’da kitlesel yürüyüş düzenleyecek.    'TECRİT İNSANLIK DIŞI BİR UYGULAMA'    Yürüyüşün Wan ayağına ilişkin konuşan DBP Wan İl Eşbaşkanı Harun Okay, “Sayın Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen bir tecrit durumu söz konusu.  Tecrit, insanlık dışı bir uygumladır. Sayın Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan tecritten başlamak üzere Kürdistan cezaevlerinde bulunan tüm tutsakların yaşadığı bir tecrit durumu var. Bu uygulamaların son bulması için tecridi kırmak zorundayız. Tutukluların yasal haklarından yararlanmaması için tecrit uygulanıyor ve biz bunu kabul etmiyoruz” diye konuştu. İktidarın, Öcalan üzerinde tecridi sistematikleştirdiğini belirten Okay, “Sayın Öcalan’ın mevcut savaşı sonlandıracak, barışı tesis edecek görüşlerinin olması ve bu görüşlerin de halk üzerinde etkili olması nedeniyle savaşı sürdürmek için tecrit uyguluyorlar. Savaştan beslenen kesimler, barışın olmaması için Sayın Abdullah Öcalan ve halk arasındaki bağı koparmak istiyorlar” ifadesinde bulundu.    KADINLARA ÇAĞRI    Yürüyüşün temel amacının tecridin kırılması ve Öcalan’ın özgürlüğü olduğunu vurgulayan TUHAY-DER Wan Şube Eşbaşkanı Edibe Babur, “Cezaevlerinde birçok hak ihlali yaşanıyor ve her hafta bir arkadaşımız cezaevinde hayatını kaybediyor. Herkesin bunu görmesini sağlamamız gerekiyor. Tecrit sadece Kürt halkı üzerinde yürütülmüyor, tüm halklara karşı yürütülüyor. Tecridin, Sayın Abdullah Öcalan üzerinden başlatılan ve tüm halka sirayet eden bir yansıması var. Bu nedenle başta kadınlar olmak üzere tüm halkın yürüyüşe katılması gerekiyor” diye konuştu.   Cezaevlerinde yürütülen şiddet ve baskı politikalarına dikkat çeken Babur, “Bu yürüyüş, yaşatılan tüm baskılar karşısında farz oldu. Sayın Öcalan üzerinde yürütülen bu tecridin daha önce bir benzeri yaşanmadı. 21 aydır İmralı’dan tek bir haber alamıyoruz. Her tutuklunun ailesi ve avukatlarıyla görüşme hakkı vardır. Bu ülke kendi yasalarını bile çiğniyor. Tüm bu hukuksuzluğun bitmesi için kadınlar ve gençlerin yürüyüşün en ön saflarında yerini alması gerekiyor” dedi.    TUHAY-DER üyesi Halime Albay da, hem Öcalan’ın üzerindeki tecridi kırmak hem de cezaevlerindeki baskıyı sonlandırmak için 12 Aralık’ta gerçekleşecek yürüyüşe “hukuksuzlukların bitmesi için” katılım çağrısı yaptı.