Tutuklu yakınları hakimin HAGB ‘teklifini’ reddetti 2022-05-18 13:12:45   İSTANBUL- ATK’nin hasta tutuklulara yönelik raporlara tepki gösterdikleri için yargılanan tutuklu yakınlarının duruşmasında mahkeme başkanı, HAGB ceza uygulamasını “teklif” etti. Tutuklu yakınları ise protesto haklarını savunarak, hakimin teklifini reddetti.    Hasta tutukluların tahliye edilmesi için Adli Tıp Kurumu (ATK) önünde yaptıkları protesto eylemi nedeniyle haklarında "Toplantı ve gösteri kanununa muhalefet etmek" iddiasıyla dava açılan 16 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması Bakırköy 51'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya yargılanan birçok tutuklu yakını ile avukat Ceyda Gedik, Yağmur Kavak ve Kemal Toraman katıldı.   Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, tutuklu yakınları hakkında süren adli kontrol uygulamasının kaldırıldığını, yargılanan Mercan Doğan hakkında başka bir dosya olduğunu ve bu dosya ile birleştirildiği bilgisini paylaştı.   Söz alan Mercan Doğan,  savcılıkta verdiği ifadesini tekrarladığını dile getirdi. Birçok hasta tutuklunun yaşamını yitirdiği ve hala yitirmeye devam ettiği bir dönemden eylem geçtiklerini ifade eden Doğan, buna tepki göstermek amacıyla orada bulunduğunu kaydetti. Söz alan Ertan Çıta ise, anayasal haklarının engellendiğini vurguladı. Çıta, barışçıl toplantı ve gösteri haklarının güvence altında olduğunu ancak idari ve mülkü amirler eliyle bu haklarının bildirilmeden engellendiğinin altını çizdi.   DİYARBAKIR ZİNDANI’NDAN TÜRKİYE’YE   1970’lerden beri Türkiye’de işkence ve kötü muamelenin olduğuna dikkati çeken Hüseyin İldan, “Diyarbakır zindanından bugün tüm Türkiye’de bulunan cezaevlerine ve bütününe yansımış durumda. İnsanların onurunun ve insanca yaşamının önüne geçiliyor. Buna dair herhangi bir şey yapılmıyor. Ancak biz haklarını savunduğumuz için oradaydık. Bilinçli bir şekilde oradaydık,  onurlu bir yaşam sürdürmeleri için oradaydık. Sahipleniyoruz. Bu yüzden yargılanıyoruz. Hasta tutukluların ve diğer tüm tutukluların serbest bırakılmasını istiyoruz. Onlara yönelik kötü muamele ve işkencenin son bulmasını istiyorum” diye konuştu.   İŞKENCEYİ ANLATTI   ATK önünde yaptıkları protesto eylemi sırasında polisin herhangi bir yasak kararı tebliği yapmadığını ifade eden İldan, “Buna rağmen etrafımızı çembere aldılar. Çıkmak isteyenlerin çıkmasına dahi izin verilmedi. Polis orada bize işkence yaptı. Kötü muameleye maruz kaldık. Kafamızı yüzümüzü gözaltı aracı içinde camlara vurdular” sözleriyle işkenceyi anlattı.   TERS KELEPÇE İŞKENCESİ   Duruşmada söz alan Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi Sözcüsü ve tutuklu babası Hıdır Sabur da eylem yaptıkları sıralarda birçok tutuklunun yaşamını yitirdiğini hatırlattı. 10 gün içinde en az 5 tutuklunun yaşamını yitirdiğini anımsatan Sabur, buna dair tepki göstermenin anayasal hak olduğunu dile getirdi. Sabur, bu anayasal haklarını kullanmadan ters kelepçe uygulamasıyla gözaltına alındıklarını ve işkenceye maruz kaldıklarını paylaştı. Sabur, yargılanması gerekenlerin kendileri olmadığını ifade ederek, beraat talebinde bulundu.   90’LARDA DAHİ YOKTU   1990’lı yıllarda cezaevlerinde yaşanan işkence ve katliamlara tanık olduğunu, bu yüzden hasta tutulu olmanın ne demek olduğunu çok iyi bildiğini anlatan Mürüvvet Küçük, o dönem yaşanan durumların bir politika olduğunu ve aynı politikaların hala yürürlükte olduğunun kaydetti. ATK raporlarının uygulanmadığını belirten Küçük, “Bu durum 90’larda bile yoktu. Tedavi hakkının engellenmesine dönük bir politika izleniyor” diye konuştu. Küçük, ayrıca eyleme dönük olduğu iddia edilen yasaklama kararından ise haberdar olmadığını bu yasak kararının ise doğru olmadığını dile getirdi. Demokratik hak ve taleplerini aktaran Küçük, “Buna rağmen polis işkence ve ters kelepçe ile gözaltı yaptı” dedi.    SUSMA HAKKI ALEYHTE KULLANILDI   Savunmaların ardından Av. Yağmur Kavak söz aldı. İddianamede yer alan suçlamalara değinen Kavak, suç olarak yer alan durumların aslında anayasal hak olduğunu ifade etti. Emniyete susma haklarını kullanan müvekkilleri hakkında iddianamede, “ifade vermeye yanaşmadı” ifadelerine vurgu yapan Kavak, “Susma hakkı olmasına rağmen bu durum aleyhte kullanılmış. Sırf sadece bu durum için iddianamenin kabul edilmemesi gerekiyordu” dedi.   YÜRÜTME YASANININ ÜSTÜNDE!   Eylem hakkında Bakırköy Kaymakamlığının verdiği yasak kararının hiçbir yerde yayınlanmadığını, böyle bir kararının varlığından şüphe duyduklarını belirten Kavak, “Varsa bile hukuk ile açıklanır bir tarafının olmadığını biliyoruz. Anayasa Mahkemesi’nin buna dair verdiği emsal kararlar var. Bunlardan bir tanesi ise İsmail Sarıkabadayı dosyasıdır. Bu dosya hakkında AYM, ‘Kamu için tehlike arz edecek bir durum olsa dahi başkalarının haklarını kısıtlayamazsınız’ diyor. Bu nedenle hukuka aykırı buldu” diye konuştu. Kavak, anayasal haklarının yürütme eliyle iptal edildiğini vurguladı.    AİHM KARARINI HATIRLATTI   Söz alan Av. Ceyda Gedik de atılı suçun oluşmadığını belirterek, beraat talebinde bulundu. Söz alan Av. Kemal Toraman da idarinin anayasayı ihlal edemeyeceğine dikkati çekti. Ayrıca verilen yasaklama kararına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ihlal kararı verdiğini anımsatan Toraman, “Buna benzer bir yasaklama kararını AİHM’e kadar gitti. AİHM, 13’üncü maddeye aykırı buldu. Bunun yanı sıra yasaklama kararı dosya kapsamında ön görülebilir değildir” diye belirtti.   MAHKEME BAŞKANI TEKLİFTE BULUNDU   Savunmalarının ardından söz alan iddia makamı, eksik hususların giderilmesini istedi. Mahkeme başkanı yargılananlara dönük olası bir cezaya hükmedilmesi durumunda, "Hükmün Açıklanıp Geri Bırakılması (HAGB)" uygulamasını kabul edip etmediklerini sordu. Yargılananların tümü HAGB’yi kabul etmediklerini söyledi. Buna rağmen mahkeme başkanı HAGB uygulamasının güzel bir uygulama olduğunu iler sürerek, “Bu size teklifimdir” demesi dikkati çekti. Ancak yargılananlar, mahkeme başkanının yoğun ısrarına rağmen beraat edeceklerini belirterek, reddetti. Kararını açıklayan mahkeme, duruşmaya katılmayan ve mazeret bildiren bazı yargılananların mazeretlerini kabul etti. Mahkeme, henüz savunma yapmayanların beklenmesine karar vererek, duruşmayı 27 Ekim tarihine erteledi.   YENİ YASAK KARARI   Duruşmanın sona ermesi ardan tutuklu yakınları ve avukatları adliye önünde basın açıklaması yapmak istedi. Bunun üzerine polis, Bakırköy Kaymakamlığının sadece kendileri hakkında bir aylık eylem ve etkinlik yapmalarını engelleyecek şekilde yasak kararı verdiğini ileri sürdü. Polisin söz ettiği yasak kararının yazılı olarak sunmaması dikkati çekti. Bunun üzerine Av. Yağmur Kavak söz alarak, duruşmada yaşananlara dair bilgi verdi. Kavak, ayrıca yasaklama kararına da tepki gösterdi. Açıklama, alkışlarla son buldu.