Bütçe görüşmeleri: Son bir yılda 1 milyon çocuk eğitimden koptu

ANKARA - Son bir yılda 1 milyon çocuğun eğitimden koptuğu, 82 çocuğun iç cinayetlerinde hayatını kaybettiği bilgisini paylaşan DEM Partili Perihan Koca, “Bu ülkede 13-14 yaşlarında çocuklar fabrikalarda, tarlalarda, asansör boşluklarında ölüme mahkûm ediliyorlar. Bu ülke çocuklar için cehenneme döndü” dedi. 
 
Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’nin 2026 yılı görüşmeleri sürüyor. Görüşmelerin sürdüğün Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, bugün Milli Eğitim Bakanlığı ve bağlı kurumlara öngörülen bütçeleri görüşüldü. 
 
Görüşmelerde söz alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mersin Milletvekili Perihan Koca, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in sunumuna işaret ederek, Tekin’in “tozpembe” bir tablo çizdiğini söyledi. Tekin’in, "Bütçeden aslan payını eğitime ayırdık" şeklindeki sözlerine tepki gösteren Perihan Koca, “Ama her 4 çocuktan 1'inin okula aç gittiği, yatağa aç girdiği derin yoksulluk koşullarında, okullarda bir öğün ücretsiz yemek talebine dahi bu bütçede de yine yer vermediniz. 2 trilyon 896 milyar TL'lik bir rakam açıkladınız ama MEB bütçesinin yüzde 83'ünün zorunlu ödemelere gideceğini, personelin maaş, prim gibi ödemelerine gideceğini hesap ettiğimiz zaman, eğitimin en temel ve zorunlu ihtiyaçlarına bile bu bütçeden pay ayrılmadığını ifade etmiş oldunuz aslında” dedi. 
 
‘ÇOCUK MEZARLIĞINA DÖNÜŞTÜ’ 
 
Okulların halk sağlığı sorununa dönüştüğünü belirten Perihan Koca, “Temizlikten, hijyenden yoksun olduğu koşullarda temel yaşamsal ihtiyaçlar için eğitime bütçe yok dediniz bir kez daha. Din Öğretimi Genel Müdürlüğünün bütçesine 10 kat artış yapmışsınız bu bütçede ama iş çocukların bir öğün yemek hakkına gelince, eğitim hakkı mevzubahis olunca yine eğitime bütçe yok diyorsunuz. Özel okullara teşvik için, çocukların işçileştirilmesi için sermaye gruplarıyla, tarikatlarla iş birliği için bütçe her koşulda var diyorsunuz bize yani ama çocukların en temel yaşamsal hakları ve eğitim hakları için bütçe yok diyorsunuz. Çocuk Hakları Günü'nü ne yazık ki kutlayamıyoruz çünkü ülkemiz, geldiğimiz aşamada çocuklar için bir cehenneme dönüşmüş durumda çünkü ülkemiz, devlet eliyle ve Millî Eğitim Bakanlığı pratiği dolayısıyla bir çocuk işçi mezarlığına dönüşmüş durumda” diye kaydetti. 
 
'1 MİLYON ÇOCUK EĞİTİMTEN AYRILDI'
 
Son bir yılda 1 milyon çocuğun eğitimden koptuğu, 1 yıl içinde 82 çocuğun iç cinayetlerinde öldüğü bilgisini paylaşan Perihan Koca, “Bu ülkede 13-14 yaşlarında çocuklar fabrikalarda, tarlalarda, asansör boşluklarında ölüme mahkûm ediliyorlar. Buna karşı siz ne yapıyorsunuz peki? İşte bütçeye baktık, çocuk işçiliğiyle mücadele etmek yerine çocukları daha fazla işçileştirmenin yasal yollarını, yasal kılıflarını arıyorsunuz çünkü mevzu sizin için son derece sınıfsal bir yerde, siz de sınıfsal bir tercih yapıyorsunuz ve kendi sınıfınızdan yana, sermaye sınıfından yana bir tavır alarak çocukların devlet eliyle işçileştirilmesi için daha fazla gaza basacağınızı ilan ediyorsunuz, bunun müjdesini veriyorsunuz bize çünkü sermaye daha fazla çocuk işçiye ihtiyaç duyuyor çünkü sermaye çocuklar üzerinden daha fazla bedava iş gücüne ihtiyaç duyuyor” diye kaydetti. 
 
'HAKLARINA ERİŞEMİYORLAR'
 
Perihan Koca, sözlerini şöyle sürdürdü: “Depremzede çocukların eğitim hakkı çünkü bu bütçede yer almıyor. Deprem bölgesinde çalışan, yıkımın, enkazın en ağır yaşandığı Hatay'da depremzede çocuklarla bire bir 6 Şubat depremlerinden itibaren çalışan isimlerle beraberdik ve onlar bizzat aktardılar. 6 Şubat depremlerinin üzerinden üç yıl geçmiş olmasına rağmen çocuklar eğitim, sağlık, barınma, beslenme gibi en temel haklarına erişemiyorlar, hâlâ konteynerlarda çadırlarda yaşıyorlar ve konteyner binalarda eğitim görmek durumunda bırakılıyorlar. Bakın, geçen ay Hatay'da bir bebek, bir yaşında bir bebek konteynerde can verdi. Yine, eğitim hakları konteyner binalarında vardiyalı olarak sürdürüldüğü için bu hak çocukların ellerinden alınıyor. Öte yandan, deprem bölgelerinde, Hatay başta olmak üzere, gerçekten eğitim tam bir sorun yumağına dönüşmüş durumda.” 
 
‘ÇOK DİLLİ EĞİTİM YERİNE TEKÇİ EĞİTİM GELİŞTİRİLDİ’
 
KHK’ler ile ihraç edilen eğitimcilere dikkat çeken DEM Parti Şirnex Milletvekili Mehmet Zeki İrmez, eğitimin daha da merkeziyetçi ve milliyetçi bir hale getirildiğini söyledi. Eğitimin çok dilli olması gerektiğini sözlerine ekleyen İrmez, “Çok dillilik, farklı inançların görünürlüğü ve eşitlikçi bir müfredat yerine tekçi, bireyci ve itaatkâr bedenleri önceleyen ideolojik bir tahayyül hâkim kılındı. Öğrencilerin işçileştirilmesine, eğitimden kopartılmasına, sermayeye yem edilmesine tabii ki müsaade etmeyeceğiz. KHK'lerle haksız ve hukuksuz bir biçimde ihraç edilmesinde sizin doğrudan rolünüz ve imzanız vardı. Bu politikaların sonucunda varlığımız, fikirlerimiz ve emeğimiz yok sayılmak istendi; sosyal ölüme mahkûm edildik. Hedefte barış talebi, emeğimiz, kimliklerimiz ve siyasal aidiyetlerimiz vardı” dedi. 
 
‘YÜZDE 45,2’Sİ YOKSULLUK ALTINDA’
 
Okullarda çocukların yetersiz beslenme sorununa değinen DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Kamuran Tanhan, çocukların yoksulluk koşullarında yaşamaya zorlanıldığını ve işçileştirildiğini söyledi. Çocuklar ile ilgili araştırma verisini paylaşan Tanhan, “Türkiye'de çocukların yüzde 45,2'si yoksulluk ve sosyal dışlanma riski altında olduğunu kaydetti. Tanhan, “Eğitim alanındaki sendikaların yapmış oldukları çalışmalara göre bugün bu ülkede öğretmen açığı 100 binin üzerindedir ve atama bekleyen öğretmen sayısı da 1 milyona yaklaşmıştır. Bu verilerin elbette pek çok anlamı vardır ancak karşımızda duran gerçeklik eğitimin çok büyük bir yapısal krizin içinde olduğu gerçekliğidir. Tekçi, ayırımcı, kutuplaştırıcı ve piyasacı bir bakış açısıyla eğitim politikalarını şekillendiren siyasal iktidar, kendi eliyle yaratmış olduğu ataması yapılamayan öğretmen sorununda da aynı hattı tahkim etmeye devam etmektedir” ifadelerini kullandı. 
 
'ÇOCUKLAR EĞİTİM DIŞINA İTİLİYOR'
 
Bakanlık bütçesinin büyük bir bölümünün personel giderlerine gittiğini ifade eden DEM Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, yatırım giderlerine ayrılan payın ise giderek düştüğüne dikkati çekti. Okullarda yaşanan hijyen sorunlarının kronikleştiğini belirten Adalet Kaya, engelli ve sığınmacı çocukların eğitimin dışında bırakıldığına vurgu yaptı. 
 
‘MİLYONLARCA ÇOCUK ANADİL EĞİTİM HAKKINDAN YOKSUN’
 
Milyonlarca çocuğun anadil eğitim hakkından yoksun bırakıldığına değinen Adalet Kaya, sözlerini şöyle tamladı: “Dünya Çocuk Hakları Günü. Türkiye, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni imzalarken çocukların eğitim, ifade özgürlüğü, kendi kültürünü yaşatma ve kendi dilini kullanma haklarını içeren 17, 29 ve 30'uncu maddelerine çekince koydu. Çocukların gelişim hakkının önünde engel olan bu çekinceler nedeniyle çocuklar kendi kültürlerine ait, kendi dillerine ait ürünlere ulaşamıyor, gelişimlerini sağlayacak olanaklardan yoksun kalıyor. Kurmanci ve Zazaki seçmeli ders olarak seçilebilmesine rağmen eğitim verecek öğretmen istihdamının sağlanmaması nedeniyle öğrenciler ana dilinde ders seçemiyorlar, Kürtçe dersleri seçmek isteyen öğrenciler seçmeli din dersine yönlendiriliyor. Dolayısıyla, burada ana dilde eğitim bilinçli ve ne yazık ki sistematik bir şekilde engellenmekte.”