'Özsavunma her kadın için elzem'

img

İSTANBUL - Kadına dönük her türlü şiddete karşı başlattıkları özavunma atölyelerine ilginin yoğun olduğunu belirten Mor Dayanışma üyesi Meltem Yalçın, "Özsavunma kadınlar için elzem" dedi.  

Mor Dayanışma, kadına yönelik şiddete karşı özsavunma atölyeleri başlattı. Kadına karşı şiddetin önlenmesine dönük yasal düzenlemelerin yapılmaması ve gerekli tedbirlerin alınmamasına karşı özsavunmayı geliştirmeyi hedefleyen Mor Dayanışma, bu kapsamda bir yıl içinde İstanbul’un 12 ilçesinde atölyeler kurdu. “Güvende Değiliz” başlığıyla düzenlenen atölyelere şuana kadar yaklaşık 400 kadının katılım gösterdi. 
 
Mor Dayanışma üyesi Meltem Yalçın atölyelerin amacını anlattı.  
 
Özsavunmanın aynı zamanda “meşru müdafaa” olduğunu vurgulayan Yalçın, Türkiye’de her gün kadınların katledildiğini belirtti. Yalçın, 2021 yılının ilk 6 ayında 130 kadının katledildiğini hatırlatan “Böyle bir ülkede kadınlar için özsavunma elzemdir” dedi. Beşiktaş ilçesinde özsavunma atölyesinin üçüncüsünü gerçekleştirdiklerini belirten Yalçın, “Beşiktaş ve Kadıköy’de özsavunma atölyelerimiz var ve devam edecek. Bunun bir zamanı yok. Her kadın öğrenene kadar biz atölyeleri sürdüreceğiz” diye konuştu. 
 
Kadınlara özsavunma derslerine yoğun ilgi gösterdiğini aktaran Yalçın, derslerin sadece fiziksel şiddete karşı verilmediğini, sözlü ve psikolojik şiddete karşı da yapıldığını söyledi. Yalçın, "Sokakta karşılaştığımız bir tehlikeye karşı kendimizi savunmak zorundayız" dedi.
 
KADININ NEFESİ: ÖZSAVUNMA 
 
Özsavunma atölyesinde eğitmen olan Kravmaga İleri Defans Araştırmaları Derneği (KİDA) kurucularından Gülsüm Postacı, özsavunma atölyelerinin kadınlar için bir nefes alma biçimi olduğunu söyledi. Postacı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Fiziksel, psikolojik şiddetin yanı sıra son yıllarda çeşitli feminist derneklerin çabasıyla 'susma bitsin' ile birlikte ‘Me Too’ hareketiyle taciz ifşalar ortaya çıktı. Kadınlar ses çıkararak bunun da şiddet olduğunu birbirine anlattı ve ismini koydu. Dolayısıyla biz de derslerimizde en başta psikolojik, sözlü şiddetin ne olduğun anlatıyoruz. Akabinde fiziksel şiddette maruz kaldıklarında yapmaları gereken özsavunmanın ne olduğuna anlatıyoruz. Atölyede Mens Pleying (Er bilmişlik)  dediğimiz, kadınların kadınlık deneyimlerine yönelik bir takım bilmişlik taslayan erkekler var. Buna dikkat çekiyoruz. Bununda kadını yok sayan bir şiddet olduğunu varsayıyoruz."
 
'ZİHİNSEL BARİYER YIKILMALI'
 
Özsavunma atölyelerine yeni katılan kadınlarda ilk başlarda erkeğe karşı kendini savunamayacaklarına dair zihinsel bir bariyer olduğunu aktaran Postacı,"Öncelikle o zihinsel bariyeri yıkmak için zihinsel bir çalışma yapıyoruz. Rakibini yenmenin bir teknik olduğunu, teknikle beraber bu fiziksel gücü alt edebileceğimizi anlatıyoruz. Kadınlar derslere katıldıkça o bariyer yıkılıyor. Bir erkeğe karşı özsavunma verebileceklerini gördüklerinde o güven oturuyor. Yani öncelikle zihinsel bariyerler yıkılmalı sonra diğer çalışmalar yaptırıyoruz" diye konuştu.
 
HER ALANDA ÖZSAVUNMA
 
Postacı, şiddet toplumunda doğdukları için evde, okulda,  sokakta sürekli “defans” halinde olduklarını dile getirdi. Bulundukları her yerde bir erkek hakimiyeti olduğunu sözlerine ekleyen Postacı, "Biz kadınlar olarak iş yerinde, sokakta, evde küçük yaşlardan beri mücadelede etmek zorunda kalıyoruz. Hayat zaten özsavunma üzerine kurulu. Fiziksel olarak da ben kadınların çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Kadınlar özsavunmayı bir yardım paketi olarak düşünmeli ve kendilerine bir öz savunma paketi hediye etmelidir" ifadelerini kullandı. 
 
KENDİNİ KORUMA SORUMLULUĞU
 
Atölyeye katılan Mimar Sinan Üniversitesi Sosyoloji bölümü öğrencisi Günseli Polat, ise özsavunma atölyelerine katılmanın gerekliliğini şöyle aktardı: " Devlet tarafından korunmadığımız için kendimizi korumak sorumluluğu bize düşüyor. Bu bilinçle harekete ettiğimiz için hemen hemen her kadının özsavunma hakkında bilgi edinmesi gerektiğini düşünüyorum.  Daha önce bir kadınla bir erkeği sokakta ayırmak durumunda kalmıştım. Kadın yardım istemişti ama benim yaptığım tek şey araya girmek olmuştu.  Bu somut durumu da yaşadıktan sonra kendimi korkmam gerektiğine inandırdım ve kendimi Mor Dayanışma’nın özsavunma atölyesinde buldum. "
 
ATÖLYE GÜVEN SAĞLIYOR 
 
Özsavunma atölyelerine katıldığı için kendisine olan güvenin arttığını söyleyen Polat, “Şiddete uğradığımız zaman kendimizi, hayati bölgelerimizi nasıl koruyacağımızı bilmiyoruz artık” diyerek atölyenin faylarını anlattı. 
 
MA / Esra Solin Dal