‘Uyuşturucu ve fuhuşa karşı birlikte çözüm bulabiliriz’ 2025-12-08 09:23:46   AMED - Licê'de ortaya çıkan uyuşturucu ve fuhuş ağına karşı ilçede başlatılan çalışmalara katılan Sosyolog Yüksel Varhan, bu saldırılara karşı birlikte mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.     Amed'in Licê'de ilçesinde Mezopotamya Ajansı'nın (MA) ortaya çıkardığı fuhuş ağına karşı siyasi partiler ve kadın örgütlerini harekete geçirdi. Haberin ardından 1 Aralık'ta ilçede çalışma başlatan Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) mahalle mahalle, kapı kapı ve toplantılarla gerçekleştirmeye başladı.    Çalışmalar devam ederken ilk günkü çalışmalarda yer alan Sosyolog Yüksel Varhan, uyuşturucu ve fuhuşun sistematik bir şekilde sistemin eliyle hayata geçirildiğini söyledi. Yüksel Varhan, Licê'nin politik bir toplum olmasından kaynaklı, devletin, "Bunu nasıl çürütebilirim? İnsanları bu politik sahadan nasıl eritebilirim, bunları nasıl yönetebilirim, uzaklaştırabilirim?" mantığıyla yaklaştığını ifade etti. İlçede uyuşturucu kullanımının gittikçe yaygın hale geldiğini ve kullanma yaşının 9'a indiğini dile getiren Yüksel Varhan, bu durumun devlet eliyle gerçekleştirildiğini belirterek, "Sahalarda da gördüğümüz kadarıyla annelerin bize söylediği şu: 'Çocuklarımızı bu bataklıktan kurtaramıyoruz. Çünkü devlet tarafından destekleniyor. Demek ki buna göz yumuyor ki gözle görünür şekilde bunlar yapılabiliyor.' Yine, 'Neden şunun önüne geçilmiyor? Siz neredeydiniz şimdiye kadar? Neden bu kadar uyuşturucu ve fuhuş arttı?' diye sitemleri de oluyor. Haklılar. Kayyım süreçlerinde ailelerimizden biraz uzaklaştık. O mesafeden kaynaklı devlet o boşluğu çok güzel yakaladı ve kullandı" diye konuştu.      'DEVLET ELİYLE YAPILIYOR'   Devletin gençleri yoksullukla beraber fuhuş ve uyuşturucuya sürüklediğini dile getiren Yüksel Varhan, bunun "Kürdistan'ın kalbi" Licê'de normalleştirildiğini söyledi. Yüksel Varhan, "İnsanlar artık bu duruma normal bir gözle bakıyor. Komşusunun, akrabasının yaptığını biliyorlar ve buna göz yumarak, bu evreye geldiğinin de farkındalar. Ama 'Artık ne yapabiliriz?' diyorlar. Aslında burada çok şey yapabiliriz. Temas kurduğumuz insanlar dayanışma bekliyor. 'Birlikte bir çözüm üretelim' diyorlar. Eşini, çocuğunu bu işe kaptıran çok aile var. Ailelerinde bu durumdan çok fazla şikayetleri ve sitemleri var. Ama nasıl mücadele edeceklerini bilmiyorlar. Çünkü devlet eliyle yapıldığı için yargı işlemiyor. Çünkü bu cezalar çok caydırıcı değil. Uyuşturucudan yatan bir insan bir kaç ay sonra tekrar dışarda ve tekrar aynı şeyde devam ediyor" ifadelerini kullandı.    Görüşmelerinde insanların caydırıcı cezaların olmadığının bilincinde olduğunu ve "Bizi siyaseten uzaklaştırmak için bu politikayı yürüttüler" dediğini aktaran Yüksel Varhan, "Bu çürümüşlüğü yok etmek için bizim tekrar ev ev gezerek, ailelerimize çürümüş halk gerçekliğini anlatarak, sosyolog ve psikolog destekleri ile istişarelerimizi aktifleştirerek, kurumları aktifleştirerek bataklığa girenleri kurtarabiliriz. Gerçekten gitmediğimiz ev kalmayacak şekilde bilgilendirme, bilinçlendirme yapabiliriz" diye belirtti.    TEHDİT VE ŞANTAJ ETKİSİ    Fuhuşa ve uyuşturucuya sürüklenmenin arka planında nelerin yattığını, gençlerin oraya nasıl sürüklendiğinin ince ve detaylı şekilde incelenmesi gerektiğine dikkat çeken Yüksel Varhan, bu politikaların gençlerin düşünmemesi, tartışmaması ve bir eyleme katılmaması için devlet tarafından yürütülen bir politika olduğunu kaydetti. Bu politikalara maruz kalan gençlere hassas yaklaşılması gerektiğini dile getiren Yüksel Varhan, "Onu anlayarak iletişim kurmak gerekiyor. O kişileri tekrar topluma kazandırmak için mücadele edilmeli ve onlara güven verilmeli. Bunlardan ne kadar pişmanlık duyuyorlar, kabullenmişlik var mı, zorla mı yapılıyor hepsi araştırılmalı. Zaten çoğunda da şunu gördük; tehdit ve şantaj uygulayarak mecbur bırakılıyorlar. Psikolojik arka plana bakmak gerekiyor. Maddi-manevi neden olduğunu anlamak gerekiyor" şeklinde konuştu.    KADINLAR ÖNCÜ OLMALI    Uyuşturucu ve fuhuşun önüne geçilmezse topyekun çürümüş bir toplumun açığa çıkacağına dikkat çeken Yüksel Varhan, politik ve ahlaki bir toplum yaratma iddiasında olduklarını vurguladı. Yüksel Varhan, şöyle devam etti: "Biz ahlakı toplumun içine yerleştiremezsek, bunu çocuklarımıza, gençlerimize, genç kadınlarımıza empoze edemezsek, parti paradigmamızdan da uzaklaşmış oluruz. Bizim perspektiflerimiz bu yöndendir. Kadınlar olarak, yerel yönetimler olarak hepimizin iddiası; ahlaki ve kültürel toplum yaratmaktır. Kadınlar da bu mücadelede öncü olmalı. Çünkü bunu içimize sokan erkek, devlet zihniyetidir. Yani yine mağdur olan kadınlardır, annelerimizdir. Bu fuhuş bataklığı içine sürüklenen yine kadınlarımızdır. Ama buna isyan eden ve mücadele eden de yine annelerimiz ve kadınlar olacak."    ÇÖZÜM İÇİN SORUMLULUK ÇAĞRISI   Bu sorununun çözümü için herkesin sorumluluk alması gerektiğini vurgulayan Yüksel Varhan şunları söyledi: "Bu alana sürüklenen ve bu durumdan kurtulmak isteyen kadınlar, erkekler her kesimde insanlarımız bizim kurumlara başvurabilirler. Çünkü gerçekten çözüm mümkün. Beraber çözüm bulabiliriz. Uyuşturucu ve madde bağımlılığı ile mücadele alanında kendini geliştirmiş uzmanlarımız var, onlara başvura bilirler. Böyle toplumsal olayların yaşandığı durumlarda taş üstüne taş bırakılmaması gerekiyor. Bir ses çıkarılması gerekiyor. Çünkü yarın bir gün hepimize dokunacak ve gerçekten güvenli alanlar kalmayacak."    MA / Heval Önkol